Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        86 yıllık tarihimizle Türkiye’ye fuarcılığı öğreten kenttik. Ancak yıllar aynı başarıyla geçmedi. İstanbul kimi fuarları elimizden aldı, çoğunda iddiamızı yitirdik.

        Ta ki, yeni fuar alanı ‘Fuar İzmir’ iki yıl önce görkemli başını kaldırıncaya kadar.

        Muhteşem oldu, fiziki şartlar düzeldi. Eğer doğru yönetim modelleri de uygulanırsa artık hedef Hannover, Düsseldorf, Milano fuarlarıdır. Yeni fuar alanıyla ihtisas fuarcılığında şansımızı artırdık ama enternasyonal fuar, Kültürpark’ta kaldı.

        Peki onun geleceği ne olacak? Bayram tatiline denk gelmesi nedeniyle fuar bu yıl erken, 18 Ağustos’ta açılıyor. Şurada üç gün kaldı.

        Maalesef fuarın ‘enternasyonal’ yönü gittikçe zayıflıyor, eğlence niteliği artıyor.

        O da değişebilir, uluslararası arenada dikkat çekebilir hale gelebilir miyiz?

        Dünya fuarcılığı anlamına gelen EXPO deneyimini de iki kez yaşayınca, gördük ki, neden olmasın?

        Mesela, her ülkeye ayrı stantlar verilerek, son teknoloji ürünleri sergilenebilir, ya da ülkeler bahçesi oluşturulabilir.

        Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, buradaki köklü değişimi ise yeni Kültürpark Projesi’ne bağlıyordu. Prof. Dr. İlhan Tekeli başkanlığında hazırlanan projeye. Hesap tutmadı. Meslek odaları yüksek sesle itiraz etti. Proje, 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na takıldı.

        TOP BAKANLIKTA

        Kültürpark hem doğal hem tarihi SİT alanı. İki ayrı kurul konuyu ele almaya başladı. Sürekli zaman kaybedildi ve bir türlü sonuca varılamadı. Sonunda Bölge Kurulu, Kültür Bakanlığı’ndan görüş istemeye karar verdi.

        Şimdi Bakanlık karar verecek; önce koruma planı yapılması mı gerekir ya da plan birkaç revizyonla mı geçsin.

        Eğer Bakanlık yeniden plan yapılmalı derse, bu da en az 3 yıllık kayıp demektir. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri, Buğra Gökçe ile konuşuyorum, asıl sıkıntının meslek odalarının itirazından kaynaklandığını söylüyor.

        Gökçe, “Yıkılacak hollerin yerine bina yapmayın diyorlar, peki enternasyonal fuarı nereye yapacaksınız” diye soruyor. Tek ağacın kesilmeyeceği taahhütünü verdiklerini belirten Gökçe, kendilerinin yapılaşma yanlısı gösterilmesine kesinlikle karşı.

        Meslek odaları ise yeni tesisler yapılarak ticaretin öne çıkacağı vurgusu yapıyor. İyi de tüm bunlar kentin uzlaşacağı konular. Ama topu Ankara’ya atmak, attırmak bu kent için affedilir değildir.

        86 yıl önce yakılan meşale göründüğü üzre, bugün bir karmaşanın ortasında.

        Benden söylemesi!

        Tarihi mirasın yükü ağırdır.

        Ne ‘ben yaptım oldu’, ne de ‘istemezükçü’ tavırları bu kent bağışlamaz.

        Kimsenin, hiçbir kurumun kaprisini çekecek hal kalmadı.

        Kimin amacı üzüm yemekse, önce uzlaşmayı öğrenmeli.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar