Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yaşadığımız topraklarda en yüksek oranda dış ticareti Almanya’ya yapıyoruz ve şimdi bu yakın ilişkide alarm yanıp sönüyor. Tevattürler farklı. Siyasiler süreci karşılıklı salvolarla yürütürken, bilhassa Almanya’ya dış ticaret gerçekleştiren Türk firmaları, onlar kadar rahat değil. ‘O marka olmazsa, bu marka gelir’ diyerek yaşananlar normalleştirilmeye çalışılsa da alınacak riskin de doğru hesaplanması gerekiyor.

        Alman Hükümeti sanayisine tüm yönleriyle hakim ve yönlendirme gücüne sahip. Bu güç, küçük ölçekli gerginliklerde avantaj sağlasa, oa gerginleşen süreçlerde riske dönüşebilir.

        Almanya ve Türkiye’nin geçmişten gelen işbirliği şimdilik en büyük dayanak noktası. İki ülkenin ticari ilişkilerinin 65 yıllık öyküsü var.

        İlk anlaşmaların tarihi 1952’ye kadar uzanıyor. İmzalanan Ticaret ve Ödeme Anlaşması’nı 1961’de İşgücü Anlaşması, 1962’de Yatırımların Teşviki Anlaşması ve 1970’de Teknik İşbirliği Anlaşmaları hızla güçlendirdi.

        ÜÇ TEMEL BAŞLIK

        Evet Almanya’nın hep işine gelen, işgücü dahil ucuz tedarik ülkesi olduk, Almanlar ekonomik çıkarlarını herşeyin üzerinde gördü ancak yakınlaşmalar Türkiye için de 3 temel başlık yarattı; dış ticaret, doğrudan yatırımlar ve turizm. Türkiye en fazla Almanya’ya ihracat yapıyor. 2014’de 15.1 milyar dolar ile rakamlar zirve yaparken, 2016 ihracatı 13.9 milyar dolar oldu. Almanya’ya yapılan ihracatın içinde ilk pay yüzde 17 ile tekstil. Onu motor aksam ve parçaları, monitör, projektör gibi segmentler izliyor.

        İthalatta ise Çin’den sonra bizim için ikinci ülke. Türkiye, Almanya’dan 1.8 milyar dolar aylık ithalat yapıyor. İlişkilerin üçüncü ayağını doğrudan yabancı yatırımlar oluşturuyor. Almanların ülkemizdeki yatırımı yıllık yarım milyar doları aşıyor. 2013’de sabit yatırım 1.9 milyar dolara kadar tırmandı. 2016 itibarıyla 6 bin 846 Alman sermayeli şirket Türkiye’de faaliyet gösteriyor. 19 serbest bölgede 25 milyar dolarlık ticaret hacmi ve 57 bin istihdam yaratıyorlar. Almanya’da ikamet eden 160 bin Türk girişimci dikkate değer bir başka ekonomik büyüklük.

        Turizmde zaten kayıplar başladı. Alman turist sayısı 5 milyondan 2.6 milyon kişiye kadar düştü ki, zaten kalanlar Alman vatandaşı Türklerden oluşuyor. Eğer doğru siyasi ilişkiler kurulamazsa, Almanya’nın tavrı, Avrupa Birliği’nin yapısı gereği diğer AB ülkelerine sirayet edecektir ki belki asıl tehlike burada gizli.

        Anlaşıldığı üzere, Almanya Türkiye ilişkileri tümüyle iç içe geçmiş, durumda. Tamam Almanya’nın kibirli politikalarına boyun eğmeyelim ama onu Rusya ile de karıştırmamak gerekli.

        Ekonominizi temellendirdiğiniz bir ülke ile yaratacağınız büyük boyutlu sıkıntıyı ileride hava sistemleri alarak çözemezsiniz! Domino taşlarını devirmek kolay da devirdikten sonra üretilen her çözüm Türk ekonomisini biraz daha zorlamaktan öteye gitmiyor.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar