Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Ayıptır söylemesi, nüfus kağıdımın mazisinin pek eskilere dayanmamasından ötürü, estetik endüstrisi ile henüz bir tanışıklığım bulunmuyor. Ancak yine de, herhangi bir güzellik ya da estetik ürünü hakkında, ileri geri konuşmaya niyetim yok.

        Nitekim yarının ne göstereceği belli olmaz. İlişkileri baştan koparıp atmak yersiz. Bugün büyük konuşmak, yarın ise bindiğim dalı kesmek gibi bir planım da bulunmuyor.

        Lakin, botoks ile ilgili, cevabını kendi imkanlarımla bulamadığım bazı sorularım var. Sizden yardım rica edeceğim.

        Soru 1; neden kafede botoks yaptırırsınız, kafayı mı yediniz arkadaşlar?

        ÇIĞIR AÇTI

        Bundan yaklaşık 10 yıl öncesine kadar, pek yaygın değildi. Halen daha, yaptıranları bir kilometre mesafeden tanıdığımız, parmakla gösterdiğimiz, ötekileştirdiğimiz zamanlardı.

        Eğrik, büğrük, kırışık, buruşuk ancak kadınların farklı olduğu, orta yaşlı kadınların seri üretim tezgahından geçmediği doğal, güneşli günlerdi.

        Derken baktık, estetik amaçlılar bir yana, bir de çok terleyene koltuk altı botoksu, uykusunda dişini gıcırdatana çene botoksu adı altında farklı kollardan hızla yayılınca, biz de ne yapalım, kanıksadık.

        Sonra altın günlerinde botoks çıktı. İnsanoğlu öyle esnek ki, onu bile kabul ettik.

        Doğum günü hediyesi dudak, elmacık kemiği dolgusu, karne hediyesi göğüs implantı, hepsini bağrımıza bastık.

        Baksanıza şimdi sayarken farkettim, amma yol katetmişiz.

        Lakin, kafede, kahve molası sırasında botoks, tıp dünyasında çığır açtı.

        Eş zamanlı olarak ağızlarımızı da açık bıraktı. Belki alt ve üst dudağa ekstra bir şeyler enjekte edilirse, aralığın ancak kapanacağı düşüncesindeyim.

        AYAĞA DÜŞMESİN

        Nişantaşı’nda bir kafede, doktor olduğunu iddia eden bayan, bir diğer bayana botoks iğnesi uygularken çekilen görüntüleri karşısında, hastalarının çok yoğun olduğu, kahve molasında, ince bir botoks operasyonu gerçekleştirdiği şeklinde bir savunmada bulundu. Ortada suç yok zaten, yapan memnun, yaptıran ondan memnun. Ancak “seyyar botoksçu” kavramı Türklere has, ilginç ve bir o kadar tehlikeli bir meslek dalı. Henüz bu sebeple ceza alan falan yok ancak üst dudağı hanya, alt dudağı Konya’ya doğru yola çıkan, mağdur arkadaşlar var.

        Tamam anladık, kabul ettik, insanoğlu yaşlanmayı geciktirici formüller geliştirmiş, akıl alacak gibi değil, elbette faydalanalım.

        Ancak mümkünse kamu alanına, açık havaya, parka, bahçeye en çok da ayağa düşürmeyelim.

        HAFİFE ALMAYALIM

        En nihayetinde kısmen tıbbi bir işlem, bu kadar da hafife almayalım.

        Ya da mesela, en azından makasımızı yanımızda getirelim, kafeden ödünç almayalım. Hani hijyen bakımından...

        Bu arada yeni yıla doğru, 2017 yılında Türkiye’de neler gördük şeklinde bir fotoğraf albümü hazırlanırsa, kafede botoks görüntüsü rahatlıkla kapak şeklinde takdim edilebilir.

        Kim bilir daha neler göreceğiz Türkiye?!

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar