Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bir yaz tatilinin daha sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bu vesileyle, emeği geçen tüm çocuklarıma teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Bir dahaki yaza kadar herkes esen kalsın ve yerinde sağolsun. Mümkünse okula başlasın. Günlerimiz dirlik ve düzen içerisinde, uyuyup uyandığımız, yediğimiz içtiğimiz, mekan ve saatlerin belirli olduğu, adeta makina dişlilerinin birer parçası misali, tıkırında akıp gitsin.

        Lakin müsaadenizle bir eleştiride bulunmak istiyorum; bu yaz tatili dediğimiz şey, gerçekten çok uzun arkadaşlar! Tatili iple çektiğim öğrencilik yıllarımın üzerinden asırlar geçmediği için, hatıralarım konusunda oldukça netim.

        Tamı tamına 3 ay olmasına rağmen, takdir edersiniz ki, biz öğrenci milletine az gelirdi. Tatil bittiğinde ise, bırakın derslere, tüm yaz görmediğimiz arkadaşlarımıza bile yabancılaşırdık. Hani öyle uzun bir zaman dilimi ki, çenesinde tüy bitmeyen arkadaşlar tatilden sakallı döner, kilolu kızlar fidan gibi olur, boylar uzar, pantolon ve etekler kısalır, sesler kalınlaşırdı.

        Mütemadiyen oyalanması lazım gelen ve annenin kendini anneden çok, animatör hissettiği yeni nesile baktıkça ve bütün bir tatil boyunca gözlemleme şansı buldukça söyleyebileceğim tek şey, ömrün kısa, ülkemizdeki yaz tatillerinin ise heba etmek için oldukça uzun olduğu...

        MÜFREDATI OLMALI

        Birinci ayın sonunda çocukların düz duvara tırmanacak duruma gelmesi inanın sorun değil, nitekim bu yavrular bizzat içimizden çıkıp, elimize doğdu. Bizi bunlarla korkutamazlar. Lakin genel olarak 3 aylık bomboş bir dönemi, verimli kullanamıyorlar. Yapacakları milyonlarca şey dururken, denizle, güneşle, televizyonla, tam 90 gün boyunca beyinlerinin büyük çoğunluğuna kilit vuruyorlar. Ne yapalım, bir yere çırak mı verelim dediğinizi duyar gibiyim. Vermeyin, 2017 yılındayız, daha fazlasını hayal edin.

        Hatta siz ana başlığı verin bırakın onlar hayal edip, ne yapacaklarına karar versinler. Yaşlılar deyin, kimsesiz çocuklar deyin, bakalım hangi fikirlerle gelecekler. İhtiyacı olan birine yardım edip karşılığında mutluluk alan bir çocuğun asla söyleneceğine, kumdan kale yapmak varken diye sayıklayacağına inanmıyorum. Kendi adıma, her şeyi müfredattan beklememek gerektiğini, böylece daha az hayal kırıklığına uğrayacağımızı düşünüyorum.

        Anne ve babaların ruh ve beden sağlığı için, çocukların bütün gün gözlerinin önünde pineklemelerini izlemek yerine, yapılan faydalı işleri hesaba katarak, yaz tatilinin aksine, yeterli gelmediği günlerin hayalini kuruyorum.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar