Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Özel hayatın gizliliği konusunda pek sıkıntımız olduğunu düşünmüyorum. Nitekim kendi irademizle, günde en az bir kaç kere deşifre ettiğimiz düşünülürse, artık pek gizlimiz saklımız kalmadı.

        Yediğimiz yemeğin içindeki yağ miktarına kadar fotoğraflayıp beğeni alma kaygısı duyuyorsak, demek ki deşifre olmak artık bize sıkıntı değil aksine keyif veriyor. Ancak sanıyorum sadece, kendi rızamızla gerçekleşirse sorun yok.

        Ne zaman ki işin içine, haberimiz olmadan gelişen bazı durumlar giriyor, o vakit sinirler bozuluyor. Misal; kameralara poz verip televizyona çıkmak nasıl ki herkesin hayaliyse, gizli kameraya maruz kalmak da bir o kadar fobi. İşte bu sebeple, farkında değiliz ama, ciddi şekilde takip ediliyoruz.

        Haberimiz yok, özelimizi sürekli tanımadığımız birileriyle paylaşıyoruz.

        KORKMALI MIYIZ?

        BOSE firmasını hepiniz duymuş hatta muhtemelen evinizin bir köşesinde, illa ki imzaları bulunan bir ürüne yer vermişsinizdir. Gözümle görmedim ancak haberilerin yalancısıyım, üst seviye kulaklıkları ve kulaklıklara eşlik eden Connect uygulaması yoluyla, kullanıcılarını takip etmekle suçlanıyor.

        Takip edip ne yapıyor diye soracak olursanız; topladığı verilerle, kullanıcının karakteri, davranışı, kimliği ve hatta politik görüşü hakkında haddinden fazla bilgi topluyormuş. Aslına bakarsanız, kendine dair en özel bilgileri dahi paylaşmak için can atan, tweet atan, paylaşımda bulunan milyonlarca insanın varlığı göz önünde bulundurulunca, yaptığı çok da ayıp bir şey değil.

        Ancak başta da söylediğim gibi, bunu rıza almadan yaptığı için, bazı yasaları ihlal ediliyor sayılıyor ve can sıkıyormuş. Siz daha masum masum müzik dinlediğinizi sanın, bildiğiniz; yediğinizi, içtiğinizi, gördüğünüzü, gezdiğinizi bilmeyen kalmamış.

        MİKROÇİPLE TAKİP EDİLİYOR

        Ünlü firmaların yaklaşık 7-8 yıldır yararlandığı, RFID adında bir teknoloji var. Biraz açmak gerekirse, kıyafetlerin üzerine yerleştirdikleri mikroçipler sayesinde, takip imkanı sağlıyorlar.

        Yola çıkış gerekçeleri son derece makul; sahte ürünün önüne geçmek ve stok sayılarına kolay erişim için bu yola başvurdular. Ancak başka bir açıdan bakarsanız, takip edilmek için üzerine para veriyorsunuz.

        Ürünü kullandığınız sürece de, bir güzel takip ediliyorsunuz. Üstelik bunu açık açık söylüyorlar, gizli saklı bir durum da yok. Sadece sanıyorum, pek çoğumuz bu takip sisteminin nerelere varacağını pek tahmin edemiyor.

        Bugün 60’larını süren nesil, teknolojiden düpedüz korktu. Bu sebeple henüz konuşamadan, parmağını kaydırmak suretiyle fotoğrafların arasında gezinen nesile oranla, kendilerini pek geliştiremedilker.

        Galiba haklılardı. Hoş, onlar ellerindeki mevcut aletin yanlış bir yerine basıp bozmaktan korkmuştu, ancak an itibariyle, bizim de kendimizi bozmaktan korkmamız gerekiyor. Nitekim, teknoloji yayıldı, mertlik epey bozuldu!

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar