Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Nisan sonunda açıklanan SARAH araştırmasında karaciğer kanserine yönelik yeni bir tedavi şekli incelendi. Yeni tedavi yöntemini kullanan hastalarda tedavinin yan etkileri çok daha az gözlemlendi

        Kanser, çağımızın kaçınılmaz sonuna benziyor. Yediğimiz, içtiğimiz, soluduğumuz, gerildiğimiz, içimize attığımız ne varsa sanki adım adım buna doğru götürüyor. Gerçekten de istatistikler ürkütücü. Dünyada yılda 14 milyon kişiye kanser teşhisi konuyor. Bu rakamın 2025’e kadar 19 milyona, 2030’a kadar 22 milyona ve 2035’e kadar da 24 milyona çıkacağı öngörülüyor. Türkiye kanser istatistiklerine göre ülkemizde 103 bin erkek ve 71 bin kadın olmak üzere yılda ortalama 174 bin kişi kansere yakalanıyor.

        Hastalık bu kadar yaygın ve farklı uzmanlık alanları tarafından incelenen organlarda görülebilir olduğu için tedavi ve şifa arayışları da dünyanın farklı yerlerinde dört koldan sürüyor. Yeni çalışmalar genellikle tedavilerin yan etkilerini azaltmayı ve hastaların sağ kalım sürelerini artırmayı hedefliyor. Elbette daha iyisi yediğimize içtiğimize, hissettiğimize dikkat etmek, yaşadığımız yerin hayatımıza getirdiği olumsuz etkileri azaltıp kansere hiç yakalanmamak.

        2 TEDAVİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

        Karaciğer kanseri, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada erkeklerde en sık görülen 5 kanser tipi arasında yer alıyor. Nisan sonunda açıklanan SARAH araştırmasında karaciğer kanserine yönelik yeni bir tedavi şekli incelendi. Fransa’da 25 klinik merkezde tedavi edilen 459 hasta ile SARAH çalışmasında ileri evre veya ameliyat edilemez HCC (hepatosellüler karsinom) hastalarında 2 farklı tedavi yöntemi karşılaştırılıyor. HCC hastaları, primer karaciğer kanseri tanısı konmuş olan hastaların yüzde 90’ını temsil ediyor ve dünyada altıncı en yaygın kanser ve kanserle ilişkili ölümlerin ikinci ana nedeni olarak biliniyor.

        HCC, daha çok viral hepatit, alkolün kötüye kullanımı ve yağlı karaciğer hastalığı dahil herhangi bir nedene bağlı sirozu olan hastaları etkileyerek her yıl dünya çapında 670.000’i aşkın ölüme yol açan bir tümör türü. HCC riski bulunan kişilerde hastalığa yakalanma ihtimali insanlar yaşlandıkça artıyor ve yaklaşık 70 yaşlarında en yüksek düzeyde görülüyor.

        HAYAT KALİTESİNDE ARTIŞ

        Şimdiye kadar bu hastalığın, ileri evresi için standart tedavi olarak uygulanan bir tedaviyi (sorafenib tedavisi) yeni bir uygulama olan selektif dahili radyasyon terapisini (SIR-Spheres) karşılaştıran araştırma, 2011 yılında başlatıldı. SARAH’nın baş araştırmacısı Profesör Valérie Vilgrain, 5 yıl süren araştırma sonucunda elde ettikleri bulgularda sağ kalım süresinde belirgin bir artışa rastlamadıklarını lakin tedavi boyunca hastaların deneyimlediği hayat kalitesinde ciddi bir fark gözlemlediklerini belirtiyor.

        Avrupa Kanser Araştırmaları ve Tedavileri Kuruluşu’nun yaptığı anketteki Global Sağlık Durumu sorularına verdikleri yanıtlar temelinde, SIR-Spheres ile tedavi uygulanan hastalar SARAH çalışması boyunca sağlık durumlarını korurken, diğer tedaviyi alan hastaların yaşam kalitesinde anlamlı ve sürekli bir düşüş bildiriliyor.

        Karaciğer kanserlerinde yaşam beklentisinin 1-2 yılı aşamadığını söyleyen araştırmacılar bu zaman zarfı içinde tedavinin yan etkilerinin azaltılmasının hastalar için çok önemli olduğu görüşünde birleşiyor. Yeni tedavi yöntemini kullanan hastalarda tedavinin en belirgin yan etkilerinden halsizlik, karın ağrıları, bulantı, kusma, enfeksiyon gibi vakaların çok daha az gözlemlendiğinin altını çiziyorlar.

        Karaciğer ne işe yarar?

        - Kanı kimyasal maddeler, ilaç ve alkolden temizler.

        - Safra üreterek yağların sindirilmesini ve atıkların vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar.

        - Kan pıhtılaşmasını düzenler.

        - Fazla şekeri nişasta olarak depolar.

        - Enfeksiyona karşı bağışıklık sağlanmasında görevlidir. Karaciğerin hasar görmesi durumunda kişinin bağışıklığı ciddi olarak düşer.

        - Aminoasit üretimi ve şeker metabolizmasında karaciğer önemli rol oynar.

        - Lipoprotein üretimi karaciğerde gerçekleşir. Lipoproteinler vücut için önemli proteinlerin ve yağların taşınmasında görevlidirler.

        HCC, kimlerde ve neden görülüyor?

        DÜNYA çapında, HCC vakalarının yaklaşık yüzde 54’ü Hepatit B virüs enfeksiyonuyla (400 milyon kişi), yüzde 31’i (170 milyon kişi) Hepatit C virüs enfeksiyonuyla ilişkili. Afrika ve Doğu Asya’da, vakaların en yüksek bölümü Hepatit B virüs enfeksiyonuna bağlıyken (yüzde 60), gelişmiş Batı ülkelerinde en önemli risk faktörünün kronik Hepatit C virüsü enfeksiyonu olduğu biliniyor. HCC, daha çok kadınların etkilendiği Afrika hariç, kadınlardan çok erkeklerde görülüyor.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar