Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Merve Öztürk namı diğer Melina’s Mom, sosyal medya fenomeni. Anne olma serüvenini anlattığı blogu, çok takipçili bir Instagram hesabı ve henüz mürekkebi kurumamış ‘Seni Beklerken’ isimli bir kitabı var. Merve’yle annelik ve sosyal medya konularını konuştuk...

        Nedir senin hikâyen?

        Anne olmaya çabaladığım dönemde çok tökezledim. Dış gebelikler geçirdim, hayatımı kaybetme riski yaşadım. Küçüklüğümden beri anne olmak istiyordum. Çocuğuma kavuştuğumda normal yolla denediğimiz kayıpların haricindeki dördüncü tüp bebekti.

        ‘1 gecede 9 bin kişi okudu’

        Sen ne iş yapıyorsun?

        Blogger’lık. Başlarda daha çok kadına hikâyemi anlatmalı- yım diye düşünüyordum. Araştırma yaparken çok sayıda sonuçsuz hikâyeyle karşılaş- tım. Kadınların problemleri hakkında konuştuğunu fakat sorun çözüldükten sonra konuşmayı kestiğini fark ettim. “Bebeğime kavuştum” diye yazmıyordu kimse. Ben dedim ki “Bir gün anne olursam bunu yazacağım” ve bütün konuştuğum mecralara “Ben anne oldum, şimdi hikâyemi paylaşıyorum” yazdım. Hikâ- yemi 1 gecede 9 bin kişi okudu.

        Sonra?

        Kızım Melina büyümeye başladı. 5 aylıktı ben blogu açtığımda. Sevdiler, paylaşmamı istediler, hikâyeyle özdeşleştirip bağırlarına bastılar diyelim.

        Bu işin zor tarafı ne?

        Hikâyenizi anlatıyor ve içinden bir türlü çıkamıyorsunuz. Kitabı yazarken de blogu yazarken de buhranlar geçirdim. O dönemi tekrar yaşadım.

        İşinin merkezinde yazı mı var fotoğraf mı? Blog mu Instagram mı?

        İkisi de aslında.

        Günlük yayınını Instagram’dan yapıyorsun...

        Evet. Artık okunma oranı azaldı. Daha çok görsellik talep görüyor. Şu anda Instagram, bir süre sonra da Youtube yayını öne geçecek. Kolay bir şey değil, sürekli göz önündesiniz ve sürekli mutlu gözükmek zorundasınız. Bir misyonunuz varsa topluma karşı mutsuzluğunuzu paylaşamıyorsunuz.

        Neden?

        Sosyal medya holiganlığı başlıyor. Sizi en yumuşak karnınızdan vurmaya çalışan, aportta bekleyen insanlar var.

        ‘SAMİMİYET MAKBUL OLAN’

        Peki bu neden?

        Hayal ettikleri hayatı yaşadığımızı düşünüyorlar. Biz onlara hayatın güzelliklerini sunuyoruz ama her birimizin acıları, sancıları, içinden geçtiği durumlar var.

        Sorunları paylaşmıyorsun demek ki...

        Zaman zaman paylaş- tığım, “Zor bir dönemden geçiyorum” dediğim oldu. Ama üstü kapalı. Eşimin sağlık problemi geçirdiğini, sosyal medyadan uzaklaşmak istediğimi söyledim ama sorunu paylaşmadım. Ondan sonra 3-4 gün sonra geri döndüm.

        Her şeyini paylaşıyor gibi görünüyorsun dışarıdan. Yüzde 20-30’unu paylaşıyorsun hayatının.

        Samimiyet önemli mi sence sosyal medyada?

        Samimiyet, gerçek olmak, doğru olmak makbul olan. Olanı olduğu gibi yansıtan daha da fazla ilerleyebilir benden. Ben acılarımı veya çocuğumun ağladığını koymuyorum. “Melina hiç ağlamıyor mu?” diyorlar. Niye ağlarken paylaşayım ki?

        Kimler takip ediyor seni?

        Anneler, anne olmak isteyenler, bir de genç kızlar. “Beni niye takip ediyorsunuz?” diye soruyorum. “Çünkü anneliğini çok sevdik, model alıyoruz” diyorlar.

        Kızın kaç yaşında?

        4 yaşında.

        Korkmuyor musun çocuğunun peşine düşecek kötü niyetli insanlardan?

        Korkuyorum.

        Melina tanınmış bir çocuk olduğunu biliyor mu?

        Bilmiyor. Bebekken de yolda yürürken en aşağı 60 kişi severdi. Türk toplumunun bebek sevme olayını bilirsiniz. Şimdi de yolda seviyorlar zannediyor.

        Bu seni rahatsız ediyor mu?

        Etmiyor. Çünkü “İlk önce benimle konuşun, ben sizi tanıyormuşum gibi davrandıktan sonra Melina’ya ‘Merhaba’ diyebilirsiniz” diye paylaştım. İnsanlar da bilinçlendi bu konuda.

        ‘Dizi tekliflerini kabul etmiyorum’

        Bulunduğun yerleri paylaşıyor musun?

        Biz oradan çıktıktan sonra paylaşıyorum. Canlı yayın ve anlık lokasyon paylaşımı yapmıyorum. Çocuğumun yanından ayrılmamaya, onu gözümden ayırmamaya çalışıyorum. Şu anda paylaşımları çok azalttım Melina’yla ilgili. Onunla ilgili gelen bazı teklifler oluyor. Dizi teklifi vs... Bunları kabul etmiyorum. Onun paylaşımlarını azaltıp zamanla tamamen kesmeyi düşünüyorum.

        ‘Çok çelişki yaşadım’

        Şimdiye kadar hiç kötü niyetli bir mesaj geldi mi?

        Sosyal medya annelerinden biriyle ilgili sorun yaşanan dönemde, onun yalanı ortaya çıkınca herkese saldıralım diye bir gaza gelme oldu. Bir kadın bana “Sen farklısın, seni çok seviyorum, seni idol olarak alıyorum” diye saplantılı mesajlar atmaya başladı. Telefonumu istedi vermedim, sonra mesajla “Benimle iletişim kurmadığın için kendimi kötü hissediyorum, intihar edebilirim” dedi. Şizofrenik bir kişilik, inanılmaz mesajlar geldi gitti. Instagram’da kızımın adıyla bir hesap açıldı ve içinde korkunç senaryoların yazıldığı post’larda beni etiketlemeye başladı. “Canım kızım ben kasada para öderken 2 saniyelik dönmüştüm arkamı ve seni nasıl kaçırdıklarını bilmiyorum ve senin cesedini bulduğumda” gibi şeyler...

        Korkmuş olmalısın...

        Bu şizofrenik kişilik ve bir tane değil. Melina’yı görmek istediğini söylüyor. Yüzbinlerce böyle insan var. Biri kendini belli etti. Uzaktan izleyip çocuğuna bunları yapmak isteyen bir sürü insan olabilir.

        Nasıl hissettin bunlar esnasında?

        Çok çelişki yaşadım. Bir misyon uğruna başladım ve bir mesleğe dönüştü ama “Sen bu çocuğa çok zor ulaştın, kesmen lazım artık” dedim kendime.

        ‘İyi bir getirisi var’

        Dijital yayıncılıktan nasıl para kazanılıyor?

        Etkileşim kuruyoruz ve hitap ettiğimiz kitlelere yeni ürünleri tanıtıyoruz veya denediğimiz ürünleri önerebiliyoruz. Bazen de bilgi aktarma amaçlı bazı yerlere gidip paylaşımlar yapı- yoruz. Bundan bir ücret alıyoruz. Artık işyeri olarak kabul edildi bloglar. Vergi ödüyoruz ciddi anlamda.

        Gelirin hayatını idare etmene yetiyor mu peki?

        Yetiyor evet. İyi bir getirisi var.

        ‘Rahat bir annelik geçirmedim’

        Peki bu kadar uğraşıp elde ettiğin bir çocuğu büyütürken zorluk yaşadın mı hiç?

        Bazen çok saplantılı bir annelik yaşadım. Geç yürüdü Melina bu yüzden. “Pamuklara sardım” derler ya, gerçekten pamuklara sardım. Kendi işimi zorlaştırdım, gecelerce uyumadım, sütüm kesildi, yetersiz hissettim. Ona ya da bana kötü bir şeyler olacak diye endişelendim. Rahat bir annelik geçirmedim. Ama şimdi rahatladım. “Tamam her şey yolunda, artık bir sorun yaşamayacağım, çocuğum sağlıklı” moduna geçeli daha 7-8 ay oluyor.

        Şimdi olsa neyi değişik yapardın?

        “Sakin ol” derdim, “Her şey olacağına varacak, her şey iyi olacak” derdim.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar