Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Siz hiç doğduğunuz topraklardan sürüldünüz mü? Yıllarca birlikte olduğunuz komşularınızdan koparıldınız mı? Sonra da boşalttığınız yerlere yine sizle aynı kaderi paylaşanlar yerleştirildi mi? Ne acı bir durum değil mi? İşte ‘mübadele’ denen olay bu. Bu yaz deniz aşırı gezdiğim gördüğüm yerlerin dışında kendi topraklarımızın da güzelliklerini, tarihi yerlerini gezip gördüm.

        En son Fethiye’deki Kayaköy’ü keşfettim. Ne yalan söyleyeyim inanın bilmiyordum. Hele bir de ‘Hayalet köy’ olarak anılan bu tarihi köyün hikayesini öğrenince bana bir hüzün çöktü.

        Mübadele sözleşmesi (Sözleşme gereği 1 Mayıs 1923 tarihi itibariyle Türkiye topraklarındaki Rum/Ortodoks nüfus ile Yunanistan topraklarındaki Türk/Müslüman nüfus arasında zorunlu göç uygulaması şarta bağlanmış oluyordu) üzerine eski adı ‘Makri’ olan Kayaköy’den 12 bin Rum gitmiş. Önce dağılmışlar ama sonra Selanik’e yakın bir yerde toplanıp ‘Neo Makri’ adlı kasabayı kurmuşlar.

        Boşalan Rum evlerine Kayaköy’e Selanik’ten 2500 Türk getirilmiş. Fakat, Selanik’ten gelenler tütün ve mısırla uğraşan çiftçiler olduğundan bu Rum evlerini görünce “Kaya gibi evlerde ne yapacağız?” diyerek, yavaş yavaş tarım yapacakları Fethiye’nin verimli ovalarına yönelmişler.

        Böylece ‘Kayaköy’deki Rum evleri zamanla boşalmış. Ovaya yerleşen Türkler Rumların emanetlerine sahip çıkmışlar, eşyalarını bile özenle korumaya çalışmışlar. Fakat aradan yıllar yıllar geçince yağmalamalar başlamış. Şimdi ise Kayaköy bomboş ve tam bir hayalet köy.. Yazık, yazık ki ne yazık. Hem evlerini bırakıp gitmek zorunda bırakılmış insanlara hem de yaşadıkları drama üzülmemek elde değil.

        BURUK İNSANLAR

        Tam 93 yıl önce, 30 Ocak 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması kapsamında hayata geçirilen ve takip eden süreçte yüz binlerce insanın hayatını değiştiren, belki de o hayatlarda onarılmaz yaralar açan mübadelenin ve mübadil insanlarının öykülerini sizler de dinlemişsinizdir. Göçe tabi tutulan kişilere ise “mübadil” denmiştir.

        Mübadele ile 1.200.000 Ortodoks Hıristiyan Rum Anadolu’dan Yunanistan’a, 500.000 Müslüman Türk de Yunanistan’dan Türkiye’ye göç etmek zorunda kalmıştır. Mübadele kapsamına giren kişiler ile girmeyen kişiler arasındaki ayrımın ana kıstası ırk ya da dil değildi.

        Esas alınan kıstas “din” olduğu için Rum denilenlerin arasında, Türkçe’den başka dil bilmeyen ve konuşmayan Türk Ortodoks Hıristiyanlar, Yunanistan’dan gelen Müslümanların arasında da Türkçe bilmeyen, Rumca ya da kendi ana dillerini konuşan insanlar vardı. Mübadele mağduru hem Rumlarla, hem de Türkler ile konuşuyorum. O kadar yürek yakan anıları ve özlemleri var ki... İnsan elinde olmadan bütün bunlara gerek var mıydı diyerek “mübadele” sürecini sorguluyor.

        (Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi kapsamında, Türkiye’de sadece İstanbul kenti ile Gökçeada ve Bozcaada’da oturan Rumlar, Yunanistan’da ise sadece Batı Trakya Türkleri mübadeleden muaf tutulmuşlardı.)

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar