Adaletiniz batsın!
- Volkan Babacan 1 maç cezayla nasıl kurtuldu?
- Emre Belözoğlu para cezasıyla nasıl yırttı?
- Saldırıda bulunan futbolcular arasında yer alan Mahmut Tekdemir, disiplin kuruluna niçin sevkedilmedi?
- Normalde 10’ar maç ceza almaları gereken Ufuk Ceylan ve Yalçın Ayhan 5’er maç cezayla nasıl sıyırdı?
Görüntüleri izlediniz mi? Kaleci Volkan saldırıyı başlatan futbolcular arasında yer alıyor ve gazetecinin boğazına sarıldıktan sonra yumruk atıyor.
Hatırlatayım. Disiplin talimatının “Saldırı” başlıklı 44. maddesinde açık açık yazıyor:
- “Futbolculara, görevlilere veya diğer kişilere yönelik saldırıda bulunan futbolculara 5 ila 10 müsabakadan men cezası verilir.”
Şu kadarını söyleyeyim. Disiplin kurulunun tüm üyeleri... Volkan Babacan’ın amcası, yeğeni ve teyzesinin kızından oluşsaydı eğer... Yine de... Kararlar böylesine rezil olmazdı.
Hak ve hukuk sahibi her insan... O yumruğu atan Volkan Babacan’a... Gerekli cezayı çakardı.
Düşünebiliyor musunuz, saldırıda bulunan ve yumruk atan Volkan Babacan’a sportmenliğe aykırı davranıştan dolayı ceza veriliyor. O da en alt sınırdan... Ne diyeyim. Ayıp ayıp!
Keza... Gazetecilere saldıran ve insafsızca vuran Ufuk Ceylan ile Yalçın Ayhan’a... Yine en alt sınırdan... Yani sadece 5’er maç ceza verilmesi... Nasıl bir anlayıştır acaba! Üst sınırdan verilmesi için... Daha ne yapılması gerekiyordu!
Unutmadan... Disiplin Kurulu üyelerinin, “Teşebbüste kalmış” lafları falan inandırıcılıktan tamamen uzak... Nasıl, teşebbüste kalmış acaba! Görüntüleri ya izlememişler, ya da iyi izlememişler!
Yine yazayım. Futbol Federasyonu’ndaki kurullar... Genelde... Ahbap-çavuş usulü.. Oluşturulduğu için... Kararlar da... Ahbapçavuş usulü... Alınıyor.
Şimdi... Disiplin kurulunun belli üyelerine sormak gerekiyor. Bu takım... Göksel Gümüşdağ’ın başkanlığını yaptığı Başakşehir değil de... Bir Anadolu takımı olsaydı. Cezalar yine böyle mi olurdu!
Belli ki... Durumdan vazife çıkartan birileri... Hassas bir operasyonla... Başakşehir’i kurtarmaya çalıştı.
Kurtarmaya çalışırken de... Temiz duyguları öldürdüler!
Herkes bilmelidir ki... Bu eyyamdan dolayı... Zararın en büyüğünü... Başakşehir gördü. Sezon başından beri... Büyük sempati toplayan... Ben dahil çok büyük bir kesimin çılgınca alkışladığı Başakşehir... Bu sihrini önemli ölçüde yitirdi. Şöyle ki... Adil davranılsaydı... Cezalar doğru dürüst verilseydi... 3-4 futbolcunun defteri dürülseydi. “Başakşehir ve Futbol Federasyonu gerekeni yaptı” denilecekti.
Dayak atan futbolcuların... Dayak yiyen gazetecilerden... Kıkırdayarak özür dilemesi... Hangi yüreklere su serpti acaba!
Lafı fazla uzatmaya gerek yok. Ülke futbolu adına... Bir kez daha sınıfta kaldık.
Marka değerini koruyalım derken... Markanın üzerinde zıpladık.
Bu cezalar... Ülke futbolu adına... Bir yüz karasıdır.
Pardon... Bu arada... Dayak yiyen muhabir Selman Kutlu, olaydan sonra Twitter’dan aynen şunu yazdı. “Her şey görüntülerde net olarak ortadadır. Ağzımı açacak durum bile yok. Zaten Volkan Babacan boğazımı sıktıktan sonra nasıl küfür edeceğim...”
Bu iletiyi okuduğum an “Bravo... Gerçekleri korkmadan yazıyor” dedim.
Ardından ne oldu? İstanbul’a geldi, kendisine tekme tokat dalan futbolcularla röportaj yaptı.
Peki, son durum ne? Selman Kutlu, Twitter hesabını kapatmış. Belli ki o yazdıklarının okunmasını istemiyor artık! Bu konuda ilginç duyumlar da var.
Bakalım... Daha neler göreceğiz!
