Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        MERHABALAR... Hepimizin az çok bildiği ve günümüzde kebapçı menülerinin baş tacı haline gelen bir pilav tarifim var. Bizim bildiğimiz kebap, yanında bol yeşilliği, pişmiş domates ve biberi, sıcak pidesi ve buz gibi ayranıyla tüketilirdi. Sonradan yanına patates kızartması koyanlar mı dersiniz, pirinç pilavı mı, yok meyhane pilavı mı?

        Pilav dediğin eğer meyhane pilavıysa kendi başına bir yemek gibidir zaten. Yanına bol mevsim salatası ve belki bir parça et veya tavukla yakışır. Bu durum hem kebaba hem pilava haksızlık bence. Porsiyon büyütmek ve tabağı dolu göstermek adına yapılan bu uygulama zaman içinde çok yaygınlaştı. Herkes alıştı. Bir tek benim gibi arada söylenenler kaldı...

        Bulgurla yapılan pilavlara Anadolu’da “aş” denir. Firikli aş, mercimekli aş, domatesli aş... Bulgur yediği zaman gözü açılanlar bilir, çok da fark etmez aslında hangi çeşit olduğu. Taze olacak (kırk defa ısıtılmış değil) tereyağlı olacak, bir de bol malzemeli olacak. Bol kuru soğanı minik doğrayıp kısık ateşte kavurursanız hem içinde kaybolur hem de harika lezzet verir.

        BİRAZ SULU VE KIVAMLI

        Aş diyince aslında biraz sulu ve kıvamlı güzel olur. Tam tane tane olan bulgur değil yumuşak olanı tercih ederim. Turşu da, bulgur pilavının ayrılmaz dostudur. Hiç turşu tarifi vermediğimi anımsadım şimdi bu satırları yazarken. En kısa zamanda güzel ve bol püf noktalı bir turşu tarifi geliyor. Neyse bizim konuya dönecek olursak pilavın lezzeti; bulgurun o yılın ürünü olması, biber salçasının da aynı şekilde kokusunun ve renginin iyi olmasıyla direkt bağlantılı. Tereyağı aş yağı, sade yağ olursa çok daha iyi olur. Karabiberi taze çekip çekmediğiniz bile aromaya etki ediyor. Ya bir pilavla bu kadar da uğraşılır mı diyebilirsiniz ama sonuçta ne yersek o değil miyiz? Özen göstermek gerekir. Her şeye özen göstererek bir nebze olsun kaliteli beslenmek mümkün oluyor.

        Porsiyon: 4-6 kişilik

        Hazırlama süresi: 5 dakika

        Pişme süresi: 25-30 dakika

        MALZEMELER

        - 1 kuru soğan

        - 2 yemek kaşığı tereyağı

        - 2 yemek kaşığı zeytinyağı

        - 1 yemek kaşığı biber salçası

        - 1 yemek kaşığı domates salçası

        - 1 tatlı kaşığı pul biber

        - 3.5 su bardağı kaynar su (et veya tavuk suyu olursa daha iyi olur)

        - 1.5 su bardağı pilavlık bulgur

        - 1 çay bardağı haşlanmış nohut

        - Taze çekilmiş karabiber

        - Tuz

        YAPILIŞI

        KURU soğanı ince doğrayın. 1 yemek kaşığı tereyağı ve zeytinyağını tencereye alıp eritin. Kuru soğanı ekleyip saydamlaşana kadar kavurun. Üzerine salçaları ekleyip 1 dakika kadar kavurun. Pul biberi ekleyip 1-2 defa çevirin. Üzerine kaynar suyu ekleyin. Malzemeler 1-2 dakika kadar kaynasın. Üzerine bulguru ekleyin. Tencerenin her tarafı eşit kaynayınca ocağı kısın, suyunu çekene kadar demlendirerek pişirin. Kalan 1 yemek kaşığı tereyağını küçük bir tavada iyice ısıtın. Pişen pilavın üzerine taze çekilmiş karabiberi serpin. Kızgın tereyağını gezdirin. Hafif karıştırıp 1-2 dakika dinlendirip servis yapın.

        Paylaşsak yine buğdayı, geleneği, umudu...

        ÇOCUKLUĞUMDA dedemin bahçesinde kurulan büyük bakır kazanlarda buğday kaynatılır ve damlara serilirdi. El birliğiyle paylaşarak, eğlenerek yapılırdı. Buğday kuruyunca değirmenin yolunu tutardı. Un, pilavlık bulgur, köftelik bulgur. Ayrılır öğütülürdü. O bulgurun kokusunu içine çeken bilir. Hafif isli, aromalı, biraz ekmek kokar, biraz tarla... O bulgurla yapılan pilavın lezzetini sadece tarif edebilirim. Yine kaynatsak bahçelerde ateş yakıp kendi buğdayımızı. Kuzenler başında oyun oynasak. Bir parça et alıp küçük bir çubuğa takıp, ateşe tutsak. Pişti mi, pişmedi mi diye kavga etsek (Hayır bak öyle direkt ateşe tutmayacaksın, pişmeden yanar diye karışan benim tabii. O saatten belliymiş ne olacağım. Söylemeye gerek yok) Mis gibi taze kaynamış buğdayı tabak tabak dağıtsak konu komşuya. Komşu teyze hemen renkli şeker koysa cebime tabağı geri verirken. Paylaşsak yine, hem buğdayı, hem geleneği, hem umudu... Haftaya görüşmek üzere, sevgiler...

        Mutfakla ilgili sormak istediğiniz her soru, göndereceğiniz farklı yemek tarifleri için mail adresimden ve İnstagram Tencere.tv&Asu’nun Mutfağı, Facebook Tenceretv, Asuman Kerkez ulaşabilirsiniz. Youtube kanalım Tencere.tv&Asu’nun Mutfağı ‘nda videolar sizi bekliyor...

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar