Yatırımlar güzel de

İzmir’in vekili Başbakan Binali Yıldırım, dün ve bugün İzmir’de önemli yatırımları hizmete açıyor, temellerini atıyor.

İZBAN’ın Selçuk’a uzaması, Sabuncubeli Tünelleri’nde sona gelinmesi, üç hastane ve İzmir’in stadyum özleminin üç stadla sona erdirilmesi ile ilgili yatırımlar gerçekten takdire şayan.

*

Büyükşehir Belediyesi’nin başarılı hizmet ve yatırımlarının yanı sıra beş yıl önce startı verilen İzmir-İstanbul otoyolu yatırımcının yönünün Ege’ye çevrilmesine neden olmuştu.

İzmir-Ankara hızlı treni, İzmir-Ankara otoyolu, Çandarlı Otoyolu ve yeni başlayacak Körfez’e gerdanlık benzeri “çılgın” projeler adeta İzmir’e doğru bir göç yaşanmasına neden oldu.

Bölgenin ‘dev’ potansiyelinin hayata geçirilmesiyle İzmir, ekonomik anlamda ikinci bir İstanbul olmaya başladı.

*

- Yatırımları alkışlarken, bir kaç duraksayan ve yapılmayan yatırıma dikkat çekmek istiyorum. İlki Torbalı’daki Fetrek Çayı Projesi. Orman Bakanlığı’nın ‘en büyük çevre projesi’ olarak duyurduğu bu yatırımla ilgili çalışmaların bir süredir durduğu şeklinde duyumlar bana geldi. İş nedeniyle bir kaç kez bölgeyi ziyaret ettiğimde ben de herhangi bir çalışma göremedim. Bu konuda yetkililer halkı bilgilendirirse sevindiririm.

- Yine Buca’da uzun süredir atıl duran bir demiryolu hattı var. Şirinyer ile Eğitim Fakültesi arasında. Bu hattın tahsis edilmesi halinde Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu tramvay yapmak istediğini söylemesine rağmen TCDD 5 yıldır ne hattı veriyor, ne de kendi bir şey yapıyor. Hal böyle olunca tarihi Buca Garı da çürümeye terkedilmiş bekliyor.

- 1863 Yılında Sultan Abdülaziz’in ziyareti öncesinde Bucalılar tarafından yaptırılan, bölgenin sembolü Dokuzçeşmeler’i gördüm önceki gün, içim acıdı. Çeşmeleri kayıp, kitabesinin üstü kireç ve spreyle boyanmış, kafeteryaların ortasında pislik içinde.

Kentin en değerli yerindeki ata yadigarı simge eserimize neden sahip çıkmıyoruz ki.

NOT: Dokuz Eylül Üniversitesi kampüsünün başladığı Dokuzçeşmeler önündeki kavşağın trafiği de içler acısı.