5. pozisyondan ilham alan mayolar

Selin ÖZAVCI / HT CUMARTESİ

Klasik balenin temel pozisyonlarından sonuncusu ve en çok uzmanlaştırma gerektireni “5. Pozisyon”dan ilhamla ortaya çıkan “5th Position” tasarımı mayolar, baştan belirtmeli ki plajda rahat rahat yayılmanın ve yüzmenin, üstünü başını sürekli kontrol etmekten daha önemli olduğunu; süslü-püslü, taşlı, püsküllü mayoların plaj için değil happy hour partiler için üretildiğini düşünenlere göre... Markanın yaratıcıları dansçı ve koreograf Buse Uğur ile endüstri ürünleri tasarımcısı ve model Ezgi Bozkurt da bu düşünceyle yola çıkmış.

Şimdilerde öğretmenlik yapan balerin Buse Uğur, dans ederken giyeceği mayoları kendi tasarlayarak başlamış işe. Bu mayoları kimi zaman plajda da kullanıyormuş ve sıkça, sade ve rahatlık sunan tasarımlar arayanların sorularıyla karşılaşıyormuş. Onun modelliğini yapan Ezgi Bozkurt da işin içine dahil olmuş ve geçen kasım itibarıyla birlikte çalışmaya başlamışlar. İkisi de tekstil ve çizim konusuna hâkim olmadığı için akıllarına gelen fikirleri; Ezgi tıpkı endüstriyel bir ürün tasarlar gibi önden, arkadan ve yandan çizerek ortaya koymaya başlamış. Sonunda moda tasarımcısı ve Mimar Sinan Üniversitesi’nde hocalık da yapan Gamze Saraçoğlu’na götürüp göstermişler ve “Bu bir moda tasarımcısının gideceği yol değil ama doğru bir yol” yorumuyla işin uzmanından onay almışlar. Mart ayı gibi üretime geçeriz diye düşünürlerken, IMG Doğuş Moda Direktörü Banu Bölen “Gelin Fashion Week’te defile yapın” önerisinde bulunmuş. Ne var ki Ezgi o arada çoktan, birçok tasarımcının defilesinde model olarak yer almayı kabul ettiğinden ve önlerinden çok kısa, 2 hafta kadar bir zaman olduğundan “Yapabilir miyiz?” diye endişe etseler de işe girişmeye karar vermişler. Koreografiden ışığa, müzikten makyaja kadar eş-dost ve arkadaşlar yardımıyla hazırlanmışlar hatta podyuma 8 modelle çıkacakken destek olmaya gelen makyaj ekibi 15 kişilikmiş! Keyifli bir backstage çalışması ve defile esnasında heyecanlı anlardan sonra; marka bir anda, aylarca çalışsalar ulaşamayacakları bir kitleye ulaşmış.

HER ŞEY EL İLE YAPILIYOR

Bu gelişmenin ardından internet sitelerine ek olarak, tasarımlarını vitrine çıkaracakları yerleri kovalamaya başlamışlar. Şimdi birçok yerde satılıyor. İşin onlar için en güzel yanı da mayolarının her gün onlarca satılmasındansa, bir alanın sonrasında da 5th Position’ı tercih ediyor olması. Az sayıda üretildiği için kesiminden kalıbına kadar her şey el ile yapılıyor ve standardı tutturmak için ciddi bir çaba harcanıyor.

Ezgi Bozkurt’un anlattığına göre, 5th Position’ın mottosu: “Dürüst olmak gerekirse, kendi giymek isteyeceğimiz şeyleri tasarlıyoruz. Plaja giderken taşlı, süslü, metal aksesuvarlı, karmaşık renkli olmayan mayo bulmakta çok zorlanıyorduk ve gördük ki bizim gibi bir kitle mevcut.”

Alametifarikaları yalın, süsü küçük detaylarda ve rahat kullanıma olanak veren dekoltede saklı. Hatta prototip sürecinde mayoları önce kendileri deneyerek plajda ne kadar rahat edilebileceğini önce kendileri denemiş.

Moda endüstrisinin dikte ettiği, “Güzellik için azıcık rahatsız olabilirsin” düşüncesi onlara göre değil; bir de “Hangi vücuda hangi mayo uygun olur?” sorusu... Zira onlara göre hangi mayo değil; içinde rahat hareket ettiğin, kendini iyi hissettiğin mayo, doğru mayo. “Sonuçta dünyayı kurtarmıyoruz” diyor Ezgi Bozkurt ve ekliyor: “Sabit bir pozisyonda durmak zorunda kalmadan rahat rahat yüzmek ve denizin tadını çıkarmak istiyoruz. Dünyanın en anlamsız şeyi, denize giremeyeceğin bir mayoyu giymek herhalde. Tamam her şeyin bir alıcısı var ama gerçek hayatta üzerindekinden rahatsızsan ne anlamı var ki?”