Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe Spor yazarları, Fenerbahçe'nin Union Saint-Gilloise tur zaferini değerlendirdi - Fenerbahçe Haberleri
        • 1

          ERCAN GÜVEN: DÜNYA VARMIŞ!..

          Yahu ne güzelmiş komplo ile başlamayıp fitneyle bitmeyen, hakeminden zerre kadar şüphe edilmeyen, üçüncü tarafların tuzla koşarak zaferde dedikodu yenilgide nanik yapamadığı, ne yere ne rakibe yatmanın akla bile gelmediği, sahada oynanıp biten, sonucu emek ve yetenek belirleyen, ödülü iddiası kadar büyük, kıran kırana bir maç görmek. Ne güzelmiş tur atlamak… Hedefi büyütmek, karşılığında futbol cadılarının lanetli fallarına muhatap olmamak ne güzelmiş.

        • 2

          Bizi geçin… Asıl Fenerbahçe’nin gözünde tütüyor olmalıydı bu koşullar. Yenilse bile! İyi ki, Süper Lig kaosundan teneffüse çıkabildi Fenerbahçe, iyi ki, Avrupalı rakip, Avrupalı hakemle futbolun asil mücadelesinden derin nefesler alabildi… İyi ki, Konferans Ligi vardı ve çeyrek final gördü de yeni hava değişimlerine vize alabildi. Süper Lig’in haline bakınca, çok ihtiyacı olacak böylesine skordan bağımsız “sınırları sahanın çizgilerini aşmayan futbolla, rakiplerle, hakemlerle” rahatlatıcı molalarda tazelenmelere. (MİLLİYET)

        • 3

          ENGİN KEHALE: GÖREV BAŞARIYLA TAMAMLANDI

          Union Saint-Gilloise Teknik Direktörü Blessin’in de turdan ümidi kalmamış olacak ki Amoura’nın yokluğunda en etkili ikinci oyuncusu Puertas’ı 67 dakika yanında oturtmayı tercih etmişti. Yine de Belçika ekibi, savunmadan hücuma birçok eksiğine rağmen ne kadar iyi bir sistem takımı olduğunu gösterdi.

        • 4

          Maçın ikinci yarısı, Belçika ekibinin topa daha fazla sahip olduğu bir oyuna büründü. Aslında güle oynaya giderken 68’de gelen Rasmussen golü, son 20 dakikada o alışılmış tedirginliğe itti Kadıköy’ü. Neyse ki tedirginlik, gerginliğe dönüşmedi. Artık kupaya kaldı 5 maç. İlk maç performansı kupa kaldırır, ikinci maç yarı final yolunda zorlanır. Artık hayalleri gerçeğe dönüştürme zamanı. (HÜRRİYET)

        • 5

          GÜRCAN BİLGİÇ: YUNANİSTAN'DA BİTECEK YOLCULUK

          Öyle olmuyor işte… İlk maçın skorunun esiri olursan, 40 bin taraftarının önünde, çeyrek finalin keyfinin "ekşili" hale getirirsin. Skoru korumak, risk almamak, dengeli oynamak elbette ikili maçların "akıllarından"dır. "Önemli olan turu geçmek" dediğinizde, bir anda takıma ve tribünlere ters "şarj" yapıyorsun. Bu işin bir yönü… İkincisinde lig sınavı var. 3 gün sonra Trabzon'da zor bir maça çıkacaksın. Yıpranma düzeyini en aza getirmek, tempoyu düşürüp yorulmamak, oyuncuları korumak ve hedefe gitmek de anlaşılabilir. Fransızlar; "İyi biten her şey iyidir" diyor.

        • 6

          Sonu Yunanistan'da bitecek yolculuk için yeni bir bilet istedi F.Bahçe. Çeyrek finalin kapısı çalınırken, öne koşup risk almak da gereksiz olabilirdi. Yorulmak-didinmek yerine bekleyip, yolculuğa devam etmek önemliydi. Duygularla bakılacak 90 dakika değil yani. Sonuçta "gereği" yapıldı. (SABAH)

        • 7

          İBRAHİM YILDIZ: FENERBAHÇE'DE TUR SEVİNCİ

          Fenerbahçe, UEFA Konferans Ligi’nde çeyrek finale kalarak Avrupa yürüyüşünü sürdürdü. Avrupa’da çeyrek finale kalmak elbette çok önemli. Şimdi bu mutluluğu ve başarıyı bir kenara bırakıp hafta sonunu düşünmek zorundalar. Sanırız, Trabzonspor karşısında başka bir plan ve oyun kurgusu bekleniyor.

        • 8

          Rakibin son haftalardaki oyun gücü ve saha avantajı göz önüne alındığında işin kolay olmayacağı bir gerçek. Fenerbahçe, Trabzon’da bu maçtaki gibi oynamayacaktır elbette. Bu nedenle alınan yenilgiden çıkarılacak dersler Fenerbahçe’nin performansını belirleyecektir. (HABERTÜRK)

        • 9

          ERMAN ÖZGÜR: YORGUNLUK ETKİSİ

          Ne kadar sistem takımı olursanız olun karşınızda Fenerbahçe gibi ne istediğini bilen, kadro kalitesi sizden daha yüksek, iyi konsantre olmuş disiplinli ve özellikle de ilk maçı deplasmanda büyük bir farkla kazanmış bir takım varsa işiniz mucizelere kalmış demektir.

        • 10

          Fenerbahçe ikinci yarıda bu kontrollü oyunu daha düşük tempoda oynamak isteyince açıkçası biraz tadımız kaçtı. Union’un turun kaderini değiştirebilmek adına her türlü riski aldığı ikinci yarıda Djiku olmasa maç bir kabusa dönüşebilirdi. Rasmussen’in golü bir umut olsa da Union’un gücü bu düşük vitesli Fenerbahçe’ye karşı daha fazlasına yetmedi. Mağlubiyete rağmen turu geçmeyi başaran Fenerbahçe, oyun olarak günü kurtarmayı yeterli buldu. İki kulvarda iddialı olan Fenerbahçe için bana göre yorgunluklar bu oyun için yeterli bir bahanedir diyebilirim. (FANATİK)

        • 11

          ALİ GÜLTİKEN: YENİLEN GOL NAZAR BONCUĞU OLSUN

          Fenerbahçe'nin Belçika'da oynadığı ilk maçı göz önüne getirirsek nasıl zorlu bir rakiple oynadığını da hatırlamış oluruz. Oradaki müthiş temposu ve mücadelesi İstanbul'da ki turun anahtarı oldu. İlk maçta atılan goller de Fenerbahçe adına dün akşamki oyun stratejisini belirledi. Saint-Gilloise Fenerbahçe'nin Avrupa kupasında bugüne kadar oynadığı en dinamik takımdı.

        • 12

          İstanbul'da da gol atmak önemliydi ama atamadığında da ilk maçtaki skorun yeterli olduğunu gördük. Orada atılan 3 golün getirdiği büyük avantajın cebinde olması Fenerbahçe'yi taktiksel olarak güçlendirdi. Rakibinin topa sahip olmasına belki belli alanlarda müsaade etti ama ne ceza sahası içerisinde ne de savunma arkasındaki alanlarda rakibine pozisyonlar vermedi. Yediği golü de turun nazar boncuğu olarak kabul edip Avrupa'da önümüze bakalım. (SABAH)

        • 13

          UĞUR MELEKE: AVRUPA DOKUZUNCULUĞU ÖNEMLİ

          Futbolda Türkiye için Avrupa dokuzunculuğu gayet makul bir basamak. Tabii ki amaç ilk sekizi zorlamak olmalı. Lakin bü yük sekizlinin hemen ardındaki dokuzunculuk da bizim için gerçekçi bir pozisyon. Zaten tüm futbol tarihimizde sadece bir kere, 2001’de yedinci basamağa çıktık. O da Galatasaray’ın UEFA zaferinin kısa süreli ödülüydü. Fenerbahçe’nin dün USG’yi elemesiyle hem sekizinci Belçika’ya darbe vurmak, hem de gece gelişen diğer skorlarla dokuzunculuktaki yerimizi sağlamlaştırmak son derece olumlu.

        • 14

          Fenerbahçe dün Kadıköy’de aynen Brüksel’de son 1 saatte olduğu gibi korumacı/rölanti bir performans ortaya koydu. Tur biletini cebine koyması önemli. Djiku döndüğünden beri savunmanın, Fred de sahanın lideri. Ryan Kent takımını 10 kişi oynatıyor, onda ısrar anlamsız gibi. Umarım bugün 15:30 sularında iyi bir çeyrek final kurası çekmiş olur Fenerbahçe. (HÜRRİYET)

        • 15

          İLKER YAĞCIOĞLU: DAHA İYİSİNİ YAPABİLİR

          İlk maçta aldığımız 3-0'lık skor ister istemez oyuncular da dahil herkesin bilinç altında turu geçtik düşüncesini oluşturdu. Bu düşünce ister istemez oyuna da yansıdı. Maçı size şöyle özetleyeyim... Takımın en önemli oyuncusu stoper Djiku'ydu. Oosterwolde de ona eşlik edince işin savunma tarafında en azından daha büyük sıkıntı yaşamamızı engellediler. İlk yarı topa sahip olmamaza rağmen isabetli şut atamadan devreyi bitirdik. Rakip de golü bulamasa da ne kadar tehlikeli takım olduklarını geliştirdikleri ataklarla bize gösterdi. Lig kadrosuna yazılmayan Kent, 11'deydi.

        • 16

          Bir kere daha söylüyorum Djiku olmasaydı çok daha sıkıntılı bir gece yaşayabilirdik. Bu maçlar iki etaplı maçlar olduğu için önemli olan turu geçmektir. Fenerbahçe de bunu başardı. Bu yüzden üzerine düşeni yaptığını söyleyebilirim. Kimse dün geceki maça bakıp turu değerlendirmesin. Fenerbahçe bundan daha iyisini yapabilir. "Kimse dün geceki maça bakıp turu değerlendirmesin. Fenerbahçe bundan daha iyisini yapabilir. Bunu da gösterdi." (TAKVİM)

        • 17

          SERDAR ALİ ÇELİKLER: TAKTİKTEN Mİ, TOTEMDEN Mİ?

          İlk devre istenilen oyundan bir tık uzakta ama 0-0 bitirildi. 2. devreye misafir ekip çok iyi başladı. Sol stoperleri Japon oyuncuyu, Lapoussin ve Eckert ile 3'lü eşleştirip İrfan'ın da zaaf yarattığı sağ kenardan etkili geldiler. Kartal, klasik 60. dakika değişikliği ile İrfan - Fred yerine evladı Zajc'ı ve Tadic'i oyuna sürdü ama top tutması beklenen bu ikiliden verim alınamadı. Dalga dalga gelen rakip ataklarda Djiku ve Jayden'ın cansiperane savunması bir kez açık verdi, Rasmussen Ferdi'den uzun olduğu için kafayla golü attı. Ondan sonraki 10 dakika kabus. Rakip bir gol daha atsa F.Bahçe büyük ihtimalle elenirdi. Zaten taktik bilgisi çok yeterli olmayan teknik ekibin panik olunca nasıl dağlara taşlara yaptığını biliyoruz.

        • 18

          Djiku çizgideki müdahalesi ile 2. golü engelleyemese 2. bir Valerenga faciası işten bile değildi. Dzeko ve MHY hamlesi rakip dalgasını kırsa da MHY'nin yine ve yeniden sakatlanıp çıkması ile maç bitti. Tur geçildi ama ileriye dönük ümitsizliklerle. Kurada Plzen hariç çeyrek finalde hiçbir rakibe karşı favori olmaz F.Bahçe.. Bu kadar zayıf taktik bilgisi; olmayan duran top repertuarı; son haftalarda hemen her futbolcunun yaşamaya başladığı adale sakatlığından da iyice belli olan fizik antrenman eksiklikleri ile yarı final için Plzen'i kurada çekmek lazım. Tabi İsmail Kartal dünkü son derece edilgen oyunu ve mağlubiyeti, bozulan bir toteme de bağlayabilir. Ne de olsa Ceferin'in misafirliği dolayısıyla Ali Koç da maçtaydı. Yine mükemmel bir hakem yönetimi izledik. Rezil ötesi hakemlerimiz feyz almışlar mıdır? Sanmam. Tur için tebrikler. (HABERTÜRK)

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa