Bakan Şahin'den 'kürtaj' açıklaması

Şahin, kürtaj ve sezaryene ilişkin yasa teklifinin önce Bakanlar Kurulu'na sunulacağını sonrasında ise kamuoyuyla paylaşılacağını belirterek, "Biz burada özellikle annenin sağlığını, bebeğin sağlığını çok önemsiyoruz ve herkesin vicdanen 'bu oldu' dediği bir kararı Bakanlar Kurulu'na sunacak hale getirdik. Şahsen ben anne ve bir kadın olarak gelinen noktadan memnunum. Kamuoyuyla paylaştığımız zaman da bundan memnun olunacağı konusunda bir kanaatim var ama önce Bakanlar Kurulu'na sunalım" dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı arasında işbirliği protokolü imzalandı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin imza töreni sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı.

Bir gazetecinin, kürtaj ve sezaryen düzenlemesine ilişkin sorusuna Şahin, "Sezaryen ve kürtajla alakalı Sayın Başbakanımızın, Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nda yapmış olduğu Türkiye raporu analizlerine göre iki ayrı şeyi yani sezaryen ve kürtajla ilgili yorumlarını yaklaşık bir ay önce kamuoyuyla paylaştı. Sezaryendeki durumu biliyorsunuz, Avrupa Birliği (AB) ortalamalarında yüzde 15-20 sezaryen oranı var. Ülkemizde iki kadından biri sezaryen oluyor. Sezaryenin tıbbi bir cerrahi müdahale olduğu ve normal doğum yöntemi olmadığı ihtiyaç olduğu zaman bebeğin ve annenin sağlığı ile ilgili bir sorun olduğu zaman tabii ki sezaryenin yapılması gerektiğini ama ihtiyaç halinde zaruret halinde bunun yapılması gerektiğini keyfiyet halinde buna müdahale edilmemesi gerektiği yönünde biz kamuoyuyla kanaatimizi paylaştık" cevabını verdi.

Kamuoyunda da sezaryen konusunda olumlu bir kanaat olduğuna dikkati çeken Şahin, özellikle özel hastanelerde sezaryen oranının çok yüksek olması, anne adaylarına sezaryenle ilgili bundan sonra tıbbi olarak olabilecek ve kadınları bekleyen tehlikeleri paylaştıktan sonra bunların yapılması gerektiğini çok önemsediklerini söyledi. Şahin, "Sayın Komisyon Başkanının sezaryenle ilgili verdiği yasal teklifin içeriğinde bunlar var. Gerekli tedbirin alınması. Tabii kürtajla ilgili de biz ilk gün itibariyle açıkladığımız bir şey vardı. Çok insani, tıbbi ve hukuki bir mesele. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak birçok değişkeni olan bu alanda bizim bir Bilim Kurulu oluşturacağımızı, içinde bütün uzmanların olduğu Bilim Kurulu'nda biz Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak destek vereceğimizi bu karar çıktıktan sonra da bunu Bakanlar Kurulumuzla ve Sayın Başbakanımızla paylaşacağımızı söyledik" diye konuştu.

Üç Bakanlığın (Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı) önemli bir çalışma yaptığını hatırlatan Şahin, Bakanlık olarak destek olduklarını bu çalışmanın Bilim Kurulu'nda tamamlandığını söyledi. Şahin, 3 Bakan olarak bir araya geldiklerini belirterek, Bakanlar Kurulu'na bunu sunacak aşamaya geldiklerini ifade etti. Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Biz şunu çok önemsiyoruz, 'Neden bir kadın kürtaj olmak ister', bunun kendi bedeniyle ilgili, çocuğun sağlığı ile ilgili bir sorun olabilir. Sosyo-ekonomik şartlarından dolayı kürtaj olmak isteyebilir veya bir tecavüz, ensest vakası olabilir. Her bir durum için ne yapılması gerektiğini çalıştık bunu Bakanlar Kurulu'na sunacağız. Aldığımız karar bunu Bakanlar Kurulu'na sunmadan detaylı bilgileri verme ve kamuoyuyla paylaşmamak. Önce orada, sonra sizlerle paylaşacağız ama biz burada özellikle annenin sağlığını, bebeğin sağlığını çok önemsiyoruz ve herkesin vicdanen 'bu oldu' dediği bir kararı Bakanlar Kurulu'na sunacak hale getirdik. Şahsen ben anne ve bir kadın olarak gelinen noktadan memnunum. Kamuoyuyla paylaştığımız zaman da bundan memnun olunacağı konusunda bir kanaatim var ama önce Bakanlar Kurulu'na sunalım sonrasında paylaşalım."

'Yasa teklifinin bu yasama yılına yetişip yetişmeyeceğine' ilişkin bir soru üzerine Şahin, "Önce bir Bakanlar Kurulu'na sunarız. Meclisin ne zaman kapanacağı da belli değil. Belki uzayabilir, uzadığı zaman araya da konulabilir. Bu tek başına benim verebileceğim bir karar değil bu bir Kurul kararı" şeklinde konuştu.

Çalışmanın, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak yapılması istenenler ve Sağlık Bakanlığı'nın sağlık politikalarını koyan büyük bir pakete dönüştüğüne dikkati çeken Şahin, bu paketin hem kadın sivil toplum kuruluşlarının hem de halkın memnun olacağı bir çözüme doğru gittiğini ifade etti. Burada en büyük sorunun, bu meselenin yalnızca kadın meselesi gibi anlaşılması olduğunu belirten Şahin, "Özellikle koruyucu ve önleyici tedbirleri artırma, erkeklerin de sorumluluk alması burada çok önemli. Yüzde 40 istenmeyen gebelik var, bu oranı mutlaka aşağı çekmemiz gerekiyor ve erkeklere de gerekli sorumluluğu vermemiz gerektiğini düşünüyorum. Paketin içinde bunlar da olacak" dedi.

İHA