Sağlık Bakanı Recep Akdağ'dan mekan sahiplerine 'sigara' uyarısı

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "İstanbul'daki ve Türkiye'deki tüm mekan sahipleri bilmelidir ki kapalı mekanlarda sigara içilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Bu hususta bir adaletsizlik olmasın diye bütün kapalı mekanlara bu husustaki muamelemiz aynı olacaktır." dedi.

Akdağ, Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde İl Değerlendirme Kurulu Toplantısı sonrasında yaptığı basın açıklamasında, İstanbul'da seri halde il değerlendirme toplantıları yapmaya devam edeceklerini ifade ederek, bu yöntemi kendilerinin oluşturduğunu ve dünyaya öğrettiklerini anlattı.

Bakanlığa bağlı, saha koordinatörlerinin işinin günlük bürokrasiyle uğraşmak olmadığını vurgulayan Akdağ, şöyle konuştu:

"İstanbul'da bir hafta boyunca 20'nin üstünde saha koordinatörü bütün ilçelere gittiler 200 sayfaya yakın hazırlık yaptılar. Birinci basamak hizmetler dediğimiz sağlık hizmet alanlarının yarıdan fazlasını ziyaret ettiler. bu raporu bugün burada tartıştık. Bu konulardan en önemlilerden biri, İstanbul'da yeni aile hekimliği sistemine daha doğrusu güçlendirilmiş aile hekimliği sistemine hazır olması için yöneticilerimizi bilgilendirdik. Bu güçlendirilmiş aile hekimliği sisteminde sağlıklı yaşam merkezleri yapacağız. İstanbul'da muhtemelen 150 ile 200 arasında olacak. Aile hekimleri buralardan destek alacaklar. Servislerle, aile hekimliklerinden vatandaşlarımızı ücretsiz biçimde bu sağlıklı yaşam merkezlerine taşıyacak da bir sistem kuruyoruz."

Akdağ, bu merkezlerde hastaneye gitmeden röntgen, ultrason, mamografi imkanları, kanser taramaları şişmanlık ve hareketsizlikle ilgili mücadeleler sigara bırakma poliklinikleri, verem savaşla ilgili mücadeleler, anne çocuk sağlığı ve üreme sağlığı ile ilgili konularda hizmet verileceğini kaydetti.

Bunun merkezler için İstanbul'da arsalara ihtiyaçları olduğunu aktaran Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bütün belediye başkanlarımızı bu hususta desteğe çağırıyorum. Zaten arkadaşlarımız çalıştılar. Ben de İstanbul Valimizle çalışacağım. Arsa bulabildiğimiz yerlerde yeni sağlıklı yaşam merkezleri inşa edeceğiz. Aile sağılığı merkezlerimizin bir kısmını da yeniden inşa etmemiz lazım. Bina bulamayacağımız kadar yoğun yapılaşmanın olduğu yerlerde de kiralamalar yapacağız. Aile hekimliğini güçlendirerek yolumuza devem edeceğiz. Aile hekimliği yapan pratisyen hekimlerin uygun bir biçimde kendi çalıştıkları alanlarda çalışmalarını devam ettirirken aile hekimi uzmanı olmalarının da yolunu açacak bir yeni döneme giriyoruz.

Anne ve bebek ölümleri konusunda İstanbul'da oldukça iyileşme sağlamış durumdayız. Önümüze bir hedef koyduk, erken bir hedef bu, 2018'de ulaşmayı arzuladığımız bir hedef. Anne ölümlerini 100 bin hamilede 10 annenin altına düşürmeye çalışıyoruz. Çünkü kaçınılamayan anne ölümleri gerçekleşiyor. İstanbul'da yılda yaklaşık 250 bin hamile var. buna göre bu sayıları biraz daha aşağı çekmek için büyük bir gayret göstereceğiz. Bebek ölümlerinde de bunu her bin bebekte 7'nin altına düşürmek için gayret göstereceğiz. İstanbul'da aile hekimlerine bağlı nüfusun 2020 yılana kadar 2 binlere çekilmesine gayret gösteriyoruz. Aile hekimlerinin sayısın artırarak vatandaşımızın işini bu açıdan da kolaylaştırmış olacağız."

SİGARA İLE MÜCADELE

Akdağ, İstanbul'da yaklaşık 500 bin civarında olan Suriyelinin sağlık hizmetlerini geliştirmek için oluşturdukları göçmen sağılığı merkezlerinin sayısını artıracaklarını belirterek, "Buralarda Suriyeli doktor ve hemşirelerin de çalışmasını sağlayıp, bu meselenin sağlık sistemi üzerine bir yük teşkil etmesini önlemeye gayret edeceğiz." dedi.

Sigara ile mücadele konusuna da değinen Akdağ, şöyle konuştu:

"Sigaraya karşı mücadelede kararlılığımızı bir kere daha ifade etmek istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın benden istediği en önemli görev alanlarından biri sigara mücadelesi, özellikle kapalı alanlarda sigara içilmesinin önlenmesidir. Bütün mekan sahiplerini bir kere daha uyarıyorum, kimseyi üzmek, kimseyi incitmek, kimseyi rahatsız etmek istemiyoruz ama elimizde kanunlar ve kanunların bizlere yüklediği sorumluluklar var. Kapalı mekanlarda yaşayan ve sigara içmeyen insanların sağlığını korumak zorundayız. Dolayısıyla hem kanuni hem görev yükümlülüklerimiz kapalı alanlarda sigara içilmesini önlemek için bizi mecbur bırakmaktadır. Para cezaları var, kapama cezalar var. Bunu bütün kapalı mekan sahipleri bilmelidir. Kapalı mekanda sigara içirirlerse bu cezaları yiyeceklerdir, kaçınılmazdır. Çok ciddi tedbir paketi tartıştık. Sayın Valimiz de bu konuya çok ciddi katkı verecek. İstanbul'daki ve Türkiye'deki tüm mekan sahipleri bilmelidir ki, kapalı mekanlarda sigara içilmesine asla müsaade etmeyeceğiz."

Bir adaletsizlik olmaması için kapalı mekanlara bu husustaki muamelelerinin aynı olacağının altını çizen Akdağ, "Bir semtte biraz daha rahat, öteki semtte daha sıkı olduğu zaman, ya da belli mekanlara rahat belli mekanlarda rahat olduğu zaman da problem çıkar. Çok açık söylüyorum, bir kahvehanede de bir kafeteryada da bir restoranda da, caminin yanındaki bir çay ocağında da, gece eğlenilen bir mekanda da muamelemiz aynı olacaktır." dedi.

Bakan Akdağ, şöyle devam etti:

"Kapalı bir mekan varsa ki tanımlamalarımıza göre, açılıp kapanabilen mekanlarda şu andaki mevzuatımızda kapalı mekandır. Yani'ben yeni bir mekan yaptım burası açılabiliyor kapısı, penceresi. Bakın burası açık.' Hayır mevzuatımızda böyle bir şeye müsaade yok. Eğer herhangi bir mekan kapatılabilir bir özellikte ise orası kapalı mekan hükmündedir. Denetime gidildiğinde o pencereler açıkta olsa orası kapalı mekandır. Kapalı mekanda sigara içilme cezaları oraya uygulanır. Bunu bütün Türkiye'nin bilmesi lazım. İstanbul'un da özellikle bilmesi lazım çünkü İstanbul'da bu konuda zorlandığımız belli alan ve mekanlar var. Bugün buradan büyük bir kararlılık çıktı. Arkadaşlarımız buna hazır. Sayın Valimiz buna her türlü desteği vermek üzere hazır. Bu işin üstünde çok duruyoruz. Çünkü şunu da biliyoruz, Türkiye'de sigara dışında bağımlılığın artmasını istemiyorsak, mutlaka sigara ile mücadele etmeliyiz. Bağımlılık sahibi olan insanların yüzde 95'i sigara içicilerinden çıkmaktadır. Bu hususta hiç bir müsamaha olmayacaktır."

"YEŞİL DEDEKTÖR UYGULAMASI"

Yeşilay ile başlattıkları "yeşil dedektör" uygulamasına da değinen Akdağ, "Bunu mobil bir uygulama olarak bütün vatandaşlarımız telefonlarına indirebilirler. O zaman telefon açamaya da gerek kalmıyor, doğrudan doğruya o mobil uygulamadan bulunduğunuz yeri seçerek, denetleyicilerin o mekana gelmesini sağlayabilirsiniz. Rahatsız olduğunuz mekanları denetleyicilere bu şekilde bildirebilirsiniz." dedi.

Bu zamana kadar Türkiye genelinde toplam 11 ilde değerlendirme toplantısı yapıldığını, bu toplantıları bütün illere yayacaklarını aktaran Akdağ, İstanbul için 6 ayrı değerlendirme toplantısı daha yapacaklarını kaydetti.

Akdağ, yaptıkları değerlendirmeler soncunda Türkiye'nin sağılık yükünün değiştiğinin tespit edildiğini ifade ederek, "Eskiden bulaşıcı hastalıklar, anne-çocukla alakalı ve beslenme ile ilgili problemler ön plandaydı. Şimdi, kalp, damar hastalıkları, kanserler, akciğer ile ilgili problemler öne çıktı. Dolayısıyla bunlarla ilgili risk faktörlerine çok odaklanacağız. Şimdi yüksek tansiyon, şeker,şişmanlık, hareketsizlik, sigara konularına odaklanacağız." şeklinde konuştu.