Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Güntay Şimşek Elektrikte kayıp/kaçak sorunu, halen daha sorun!
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Türkiye’nin en önemli meselesi enerji. Önemli oranda dış kaynaklı ve dış ticaret açığında da en büyük rolü oynuyor. Sanayi ve endüstrinin çeşitli alanlarında enerjinin verimli harcanmaması ve vatandaşın tüketiminde denetimsizliklerin ülkemize maliyeti yüksek. Özellikle Güney Doğu’da elektrik hırsızlık oranları halen daha çok yüksek. Çalınan, hesabı verilmeyen elektrik de hoyratça kullanıldığından bu bölgede hane başına düşen tüketim oranları akıl alır gibi değil…

        Elektriği verimli kullanmaktan çok daha büyük sorunumuz kaçak kullanımlar, ama gelişmiş ülkelerin bir birim elektrikle ürettiği ürünü bizim sektörüne göre 10 birime ürettiğimiz dahi oluyor. Kısacası problemli alanı geniş olan bir sektör. Yerli kaynaklardan elektrik üretimini de büyük oranda ithal teknolojilerle yaptığımız dikkate alındığında daha ilginç bir tablo ortaya çıkıyor. 24 Ocak’taki yazımda Dicle Elektrik Dağıtım AŞ (EDAŞ) yetkililerinin açıklamalarından hareketle kayıp/kaçak mevzusunu, gelişmeleri yorumlayıp, tekrar gündeme getirdim. Ve sordum: “Elektrikte kayıp/kaçak neden düşürülemiyor?”

        Dicle EDAŞ’ın ait olduğu Eksim Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ebubekir Tivnikli ve Başkan Vekili Osman Arıoğlu’nun medyaya yaptığı açıklamalar şu ana kadar kat edilen gelişmelerin iyi olmadığını gösteriyor. Hatta 10 yıl geçmesine rağmen de sorunun aynen devam ettiğini ortaya koyuyor.

        Halbuki Türkiye’de elektrik dağıtım şirketleri özelleştirilmeye başlandığında bir numaralı meselemiz kayıp ve kaçaklardı. Özellikle Güney Doğu ve Doğu Anadolu’daki 3 elektrik dağıtım bölgesinde hırsızlık çok dikkat çekiyordu. Özelleştirmenin bir amacı da bunu ortadan kaldırmaktı, ama 10 yılda fazla bir şey değişmemiş. Hatta gelinen nokta da 10 yıl önce Enerji Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) ilan ettiği yol haritasıyla da örtüşmüyor. Özelleştirmeyle her yıl 10 puan düşmesi gereken kayıp/kaçak oranları maalesef dürülememiş. Oranlar halen daha çok yüksek. Bu bölge insanı elektriği çalıp, kullanıyor. Diğer bölgelerde bedelini ödüyor!

        Geçtiğimiz hafta kalem aldığım yazıma Dicle Elektrik bir açıklamada gönderdi. Kendi ifadeleriyle ne kadar yatırım yaptıklarını, net tür gayret gösterdiklerini, sorunları ve kayıp/kaçak oranlarını ne kadar aşağıya çektiklerini ifade ediyorlar. Aynen aktarıyorum:

        “Kayıp-kaçakla mücadele kapsamında sahada gerçekleştirdiğimiz etkin çalışmalar ve teknoloji odaklı yatırımlar ile bölgeye toplam 30 milyar TL’ye yaklaşan bir yatırım gerçekleştirdik. Ayrıca bu yatırımlar, kayıp-kaçak oranlarının büyük ölçüde azaltılmasına ve enerji verimliliğinin artırılmasına yardımcı oldu.

        Kayıp-Kaçakla Mücadele ve Oranın Azaltılması

        • Elektrik dağıtım faaliyetleri, şehir merkezi, kırsal alanlar ve tarımsal bölgeler olmak üzere üç ana kategori altında değerlendiriliyor. Bu ayrım, her bölgenin özgün ihtiyaçlarını daha iyi anlamak ve etkili çözümler geliştirmek adına önem taşıyor.
        • Şehir merkezlerinde, özellikle kayıp ve kaçakla mücadelede önemli bir rol oynayan 3K (kaliteli, kayıpsız, kesintisiz) bölgeleri hayata geçirildi.
        • Bu bölgelerdeki 1,1 milyon abonenin akıllı şebekeye geçişi ile şehir merkezlerimizin önemli bir kısmında kayıp-kaçak oranları %17'ye indirildi.
        • 10 yılda tahakkuk bazlı olmak üzere elektrik kayıp ve kaçak oranlarını, %76’dan, %42,8’e düşürdük.
        • Diğer bir ifade ile 10 yıl önce %76 düzeyinde olan tahakkuk bazlı kayıp kaçak oranı, yapılan yatırımlar, teknoloji destekli çalışmalar ve sahada etkin mücadele ile 33 puanlık bir iyileştirme gerçekleşerek, 10 yılda %42,8'e geriledi.
        • 28 milyar TL'si 2023 yılından olmak üzere 10 yılda toplam 165 milyar TL değerinde kaçak enerji tüketimini önleyerek ülke ekonomisine büyük katkı sağlamış olduk.
        • Şehir merkezlerindeki kayıp kaçak önleme başarılarının en güzel örneklerinden biri Siirt’in Şirvan ilçesi. Söz konusu ilçede kayıp kaçak oranı %26'dan %1'in altına düşürüldü.
        • Bu yıl daha çok kırsal alanlarda akıllı şebeke dönüşümüne imza atmak için kolları sıvadık. Bu kapsamda yoğun saha çalışmaları için ekibimizin görev planlamasını yaptık. Tüm bu dönüşüm ve diğer alt yapı, üst yapı yatırım alanları için 2 yıllık yatırım tutarımızı 16,5 milyar TL olarak bütçeledik.

        Çiftçilerin Elektrik Tüketim Alışkanlıkları ve Tarımsal Sulama

        • Genel tablodaki kayıp kaçak oranının yüksek olması ve bu oranın şehir merkezlerinde Türkiye ortalamalarında seyretmesinin en büyük sebebi tarımsal sulama. Bölgedeki sulu tarım arazilerinin yüzde 70’i elektrikle sulanıyor. Ancak tarımsal sulama arazilerinde kullanılan elektrik bedeli faturalandırılsa da büyük çoğunluğu çiftçiden tahsil edilemiyor.
        • Bu doğrultuda bölgede elektrik sorunu olmadığını, bölgede yaşanan sorunun tarımsal sulama kaynaklı bir sulama sorunu olduğunu çok defa dile getirdik. Biliyoruz ki bölgedeki sulama kanallarının çiftçilerin hizmetine sunulmadıkça kaçak elektrik ile tarım yapmaya devam edilecek.
        • Bir elektrik dağıtım şirketi olarak su eksikliği sorununun doğrudan muhatabı olmasak da çiftçilerle verimli su kullanımı konusunda diyaloğumuzu sürdürmeye çalışıyoruz.
        • Bu sorunun önüne geçmek için tarımsal sulama abonelerine yönelik eğitimler, bölgedeki kanaat önderleriyle, muhtarlarla, akademisyenlerle ve ziraat mühendisleriyle bir araya gelinerek modern sulama yöntemleri teşvik edilmesi gibi çalışmaların yanında, borçlu abonelere ödeme kolaylıkları, sıfır faizli kredi imkanları sunularak su ve elektrik kaynaklarının daha etkin kullanımına yönelik fırsatlar sunuldu. Ancak maalesef gösterilen bütün çabalar karşılıksız bırakıldı.
        • Anlaşmaya yanaşmayan çiftçiler; mobil trafolar kullanmak ve yer altına trafolar gizlemek gibi kendilerince çözümler geliştirdi.
        • Birincil önceliğimiz ve temennimiz çiftçilerimizin sulamalarını kuyudan elektrik kullanarak değil, daha efektif bir şekilde sulama kanalları üzerinden yapmalarının sağlanmasıdır.
        • Diğer taraftan, yapılan tüm bilgilendirme çalışmaları, destek açıklamaları, borç seferberlikleri karşılıksız kaldığını da paylaşmak isteriz.
        • Maalesef 2023 itibarı ile devletin %35’e indirdiği sübvanse desteği de bu yıl kalkması ile birlikte bu yıl çiftçimizin tarımsal sulama faaliyetlerinde elektrik kullanımlarını istisnasız ödemesini tavsiye ediyoruz.
        • Aksi halde artan maliyetler, yatırım planlamaları ve iş gücü emeğine karşılık çalışan maaşları da dikkate alınarak peşin alınan elektriğin tedarik ve dağıtımında sorunlarla karşılaşma ihtimali gün geçtikçe artmakta.
        • Kayıp-kaçakla mücadele kapsamında da projeler geliştiren Bakanlık onaylı Ar-Ge merkezimizin çalışmalarına karşılık karşı Ar-Ge çalışmalarının yapıldığı çokça tespit edildi. Devraldığımızda rakamlarda sapmalar tespit ettik
        • Özellikle şu hususun altını çizmek isteriz: Biz bulunduğumuz her faaliyette ve faaliyet bölgesinde o bölgenin insanına ve çevresine sürdürülebilir katkı sağlamayı amaç edinen yerli bir şirketiz.
        • Her şirketler topluluğu gibi biz de bir sektöre girerken devralınacak işin fizibilitesini çıkartıp, fiziki ve mali performansını ön planda tutarak karar veriyoruz.
        • Sunulan değerler nispetinde yaptığımız çalışmaları karşılaştırdığımız zaman, bir kısım maddi tutarsızlıkların olabileceğini ön görüyoruz.
        • Buna göre devraldığımızda tahakkuk bazlı kayıp-kaçak oranının %76 seviyesinde olduğu belirtilmişti. Bu da şunu ifade ediyor. 100 birim tüketilen elektriğin 76’sında faturalandırma yapılamıyor, 24 birime fatura kesilebildiği görülüyordu.
        • Ancak tahsilat bazlı baktığımızda tahakkuk ettirilen 24’ün tamamı tahsil edilemediğinden, tahsilat bazlı kayıp-kaçak oranının %86 düzeyinde olduğu tespit edildi.
        • Anılan sapmalar tam da burada ortaya çıkmış oldu.
        • Diğer taraftan devraldığımızda bize sunulan %76 seviyesindeki kayıp-kaçak karşısında olan mücadelemizde stratejik hedef, özelleşme sürecinde her yıl 10 puan kayıp-kaçak oranını azaltmak ve hızla Türkiye ortalamasına ulaşmaktı. Bu süreçte oranın indirilmesine yönelik karşılaşılan sapmaları, değişken koşulların bir sonucu olarak kabul ediyoruz.

        Dicle Elektrik olarak bulunduğumuz bölgeyle bütünleşme ve faaliyet gösterdiğimiz 6 ilde bölgenin yerlisi olma vizyonumuzla hareket ederek, çalışan sayımızı 3 binden 8 bine çıkardık. Bu artış, bölgesel istihdamı desteklemenin yanı sıra, hizmet kalitesinin artırılmasına da katkı sağladı.”

        Dicle Elektrik’ten gelen açıklama böyle. Lütfen benim yazımla birlikte okun, yorumu da size yapın...