Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Röportajlar Ferhat Göçer: Evlenmekten korkuyorum

        Ömür SABUNCUOĞLU / HABERTURK MAGAZİN

        Düştüm Ben Yollara’ adlı şarkısıyla müzik listelerinde üst sıralarda yer alan Ferhat Göçer, HT Magazin’e müzik dünyası ve özel hayatıyla ilgili samimi açıklamalarda bulundu. 8 yıldır Ömür Gedik’le beraber olan ünlü şarkıcı evlilikle ilgili korkularını anlatırken, sevdiği kadını asla aldatmayacağını söyledi.

        FERHAT Göçer’le önce ‘Düştüm Ben Yollara’ şarkısının klibinde kullandığı otomobille kısa bir Boğaz turu yaptık, sonra da evine gidip sohbet ettik. Öncelikle şunu söylemeliyim ki şahane bir ev sahibi ve tam bir centilmen. Sorduğum soruları da tüm nezaketi ve içtenliğiyle yanıtladı...

        ‘GÜZEL BİR YOL ALBÜMÜ OLDU’

        Yeni albümünüz hayırlı olsun.

        Teşekkür ederim. Albüm’deki çıkış şarkımız ‘Düştüm Ben Yollara’ Volga Tamöz imzalı. ‘Yıllarım Gitti’ ve bana ait 3 şarkının daha olduğu, yeniden düzenlenen güzel bir sonbahar ve yol albümü oldu. İskender Paydaş, Alper Erinç ve Volga Tamöz gibi aranjörlerle çalıştım. Zeki Güner de olmazsa olmazım.

        ‘Düştüm Ben Yollara’nın klibi çok enteresan olmuş.

        Şarkının doğasına ve kimyasına uygun bir klip olsun isteyip kendimizi yollara vurduk. 3 gün boyunca devamlı yollardaydık. Şile’de kumsalda bir karargâh kurduk, 2 gece orada kaldık ve yaklaşık 430 kilometre yol gittik. İstanbul Boğazı’nın bütün güzelliğini klibe taşıdığımızı düşünüyorum.

        Size ‘duygusal şarkıların adamı’ denmesi hoşunuza gidiyor mu?

        Bu, benim karakterimle ilgili bir durum. Kendim nasılsam albümlerime de öyle yansıdığını düşünüyorum. Genelde duygusal bir adamım. Sevdiğim, sahnede yorumlamaktan hoşlandığım şarkıları albümüme alıyorum. Önemli olan şarkının beni etkilemesi. Sözü ve müziği bir bütün olacak. Samimi olmalı, yaşanmışlığı olmalı. Önce benim bir omzumu titretip tüylerimi diken diken etmesi lazım. Sonra da ekibimle oturup karar veriyoruz.

        ‘EN BÜYÜK ÇILGINLIĞIM YÖNETİCİLİK’

        Çok sakin bir mizacınız var. Yaptığınız en büyük çılgınlık neydi?

        Çok çılgınlık yapan biri değilim ama şu sıralar bana göre en büyük çılgınlığım bir futbol kulübünde yöneticilik yapmak. Çünkü her gün yeni bir şey öğreniyorum. Kontrolü hiçbir zaman elinizde hissedemiyorsunuz, devamlı bir kriz yönetimi halindesiniz. Her hafta hayat yeniden başlıyor ve maçtan maça yaşıyorsunuz. Suya yazı yazmak gibi.

        Elinizde limitsiz bir para olsa ve 3 Türk futbolcuyu Sarıyer’e transfer edecek olsanız, kimleri alırdınız?

        Arda Turan, Caner Erkin ve Selçuk İnan’ı transfer ederdim.

        Doktorluğu ne zaman bıraktınız?

        2 yıl oldu, emekli oldum. Çok zorlanıyordum, uzun seyahatlere çıkamıyordum. Mesaiye ve nöbete yetişmek için her yere günübirlik gidiyordum. Çok yoruluyordum. Sektör olarak da müzikte farklı sorumluluklar almaya başladım. Meslek birliklerinin yöneticiliğini de yapıyorum.

        ‘DOKTORLUK AİLEMİN TERCİHİYDİ’

        Doktor olmanız sizin mi ailenizin mi tercihiydi?

        Ailemin tercihiydi. O yıllar da bunu mutlak isteyecek bilinçte olduğumu düşünmüyorum. Hayatımda müzik bile yoktu. Öğretmen bir ailenin derslerini düzenli yapan bir çocuğuydum. Onlar için de bir umut vaat ediyordum. Herkes, “Sen çok iyi bir doktor olacaksın” derdi. Ailemin evlatlarının doktor olmasını isteme güdüsüyle tıp fakültesine geçtim. Müzikle ilgim ilk olarak tıpta başladı. 3’üncü sınıftayken yaklaşık 15 kişilik bir doktor ekibiyle Devlet Konservatuvarı’na oradan da yine öğrenciyken Devlet Opera ve Balesi’ne gittim. Haydarpaşa Numune Hastanesi’ni konservatuvara yakın diye tercih ettim. Dolayısıyla müziğin bu kadar etkisindeyken tamamen yönelmekte geç bile kaldım diyebilirim.

        Ameliyatlarda şarkı söyler miydiniz?

        Yok, ameliyatlar çok stresli ortamlar. Bir de orada çalan müziklerin kontrolü hekimlerde değil, ameliyat sorumlu hemşiresindedir. O ne çalarsa siz onu dinlemek zorundasınız. Bir cerrah olarak sorumluluğunuz çok fazla. Hastanın hayatı size emanet, ekibi siz yönetiyorsunuz. Aklıma hiçbir zaman müzik gelmiyordu.

        Kaybettiğiniz hasta oldu mu?

        Tabii olmuştur. Haydarpaşa Numune Hastanesi benim çalıştığım yıllarda ağır cerrahi vakalarla ilgileniyordu. Özel hastanecilik sektörü bu kadar gelişmemişti. E-5’in bütün kazaları ve Anadolu yakasındaki bütün vakalar bize ve Kartal’a gelirdi.

        ‘KENDİ ÇOCUKLARIMA İĞNE BİLE VURAMAM’

        Kaybettiğiniz bir hasta için kendinizi suçladığınız oldu mu?

        Mutlaka olmuştur. Zaten bir hekim olarak “Ben bir yerde hata yaptım mı?” sorusunu mutlaka sormak zorundasınız. Fakat kayıpların yüzde 100’e yakını ya hastanın size geç ulaşmasından ya da mevcut travmanın hastada çok büyük olmasından kaynaklanan çaresizliklerdir.

        Yakınlarınıza tıbbi müdahale yapmak zorunda kaldınız mı?

        Nice ameliyatlara girdim, çoraplarımıza kadar kana bulandığımız anlar oldu ama kendi çocuklarıma bir iğne bile vuramam. Tansiyonum düşer, bayılırım, odadan çıkarım.

        Allah korusun, sevgiliniz Ömür Gedik evde düşse ne yaparsınız?

        Acil müdahale etmem gerekirse tabii ki ederim ama yakında bir doktor varsa ona emanet ederim. Çünkü çok zorlanırım, panik olurum.

        Ferhat Göçer Ömür Gedik’le evli gibi yaşadıklarını söylüyor.

        ‘Güvensizlik kuraklık getiren çekirge sürüsü gibidir’

        8 yıldır Ömür Gedik’le mutlu bir beraberliğiniz var. Bunun sırrı nedir?

        İlişkide önemli olan şey sadakat ve güvendir. Karşınızdaki insana güven duygusu verdiyseniz, içinizdeki sevgiyi uzun süre koruyabilirsiniz. Güvensizlik duygusu; kuraklık getiren çekirge sürüsü gibidir. Tarlanın üstüne çöktü mü geride hiçbir şey bırakmaz. Kalkıp gittiğinde de kurak bir arazi kalır. Dolayısıyla çekirge sürüsünü asla bölgenize sokmamanız gerekiyor.

        Dışarıdan görünen sanki Ömür Gedik evlenmek istiyor siz de devamlı kaçıyorsunuz.

        Şu anki yaşam şeklimizden ikimizin de şikâyeti yok. 3 kere evlenip boşanmış biri olarak evlilikle ilgili korkularım var. Sanırım bende bazı hatalar var.

        ‘ALDATILIRSAM AFFETMEM’

        “Aldatırsam gelin yüzüme tükürün” diye iddialı bir sözünüz olmuştu.

        Hâlâ arkasındayım lafımın. Önce sizin aynanın karşısına geçip gözünüzün içine bakarak bunu kendinize söz vermeniz gerekiyor. Karşınızdaki insan için değil, kendinize olan saygınızdan. Çünkü yaptığınız bu kaçış ya da kaçamaklar ileride içinde bulunduğunuz sıkıntıdan daha büyük kaoslar yaratacaktır. Aldatmama sözünü öncelikle kendime verdim.

        Hiç aldatıldınız mı?

        Sanmıyorum, aldatılmış olma duygusunu hiç yaşamadım.

        Aldatıldığınızı öğrenirseniz affeder misiniz?

        Hayır. Affedilmeyi de beklemem, affetmem de.

        Hayatınız boyunca hiç aldatmadınız mı?

        Yok. İlişkilerimin kopuş dönemlerinde, geçiş zamanlarında çok çalkantılı ilişkilerim oldu fakat buna aldatmak denmemesi lazım.

        Göz önünde olan bir erkeksiniz. Sahnede sizi izledikten sonra ilgisini belli eden kadınlar oluyor mu?

        Ben sahnede kendime ait bir dünya oluşturuyorum ve o dünyanın karşımdaki seyirciler tarafından izlendiğini düşünüyorum. Çok interaktif bir sanatçı değilim. Açıkçası böyle bir şeyle pek karşılaşmadım. Zaten bilinen bir ilişkim de olduğu için öyle sıkıntılı bir durum hiç yaşamadım.

        ‘MÜZİK PİYASASI çok kötü durumda’

        Müzik piyasası için “Bitiyor” deniliyor. Siz durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

        Çok kötü durumda, artık “Yeniden nasıl ayaklanırız?” diye düşünmek lazım. Çünkü artık albüm satışı diye bir şey söz konusu değil, dijital platformlar yeni kuruluyor. Telif haklarıyla ilgili yasalar tam işlevsel hale geçmiş değil. Ölmekte olan bir insanın ağzına burnuna yastık tıkılıyor gibi bir durum var.

        Tıklanma rakamları doğru mu?

        Mantıklı olmayan rakamlar var ama bir şey söylemek yerine kendi işimle ilgilenmeyi tercih ediyorum.

        Ferhat Göçer, 4 Aralık Cuma günü Bostancı Gösteri Merkezi’nde hayranlarıyla buluşacak.

        BURÇLAR

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa