Murat Boz'dan çocuk itirafı

'AŞK HER ŞEYİ AFFETMEZ ’

Teknoloji aşkı, sevgiyi, tutkuyu biraz ayağa düşürdü. Aslında değerli bir şey aşk ama biraz gazı kaçtı. Aşkta gurur bence neye karşı gurur yapıldığıyla ilgili.

Küçük hataları görmezden gelmek aşkın olmazsa olmazıdır. İlişkilerde gurur mutlaka olmalı. Aşk her şeyi affetmez. Keşke edebilse.

‘ÇOCUK İSTEYEN BİR ADAMIM’

Şu ana kadar dengeli gitmiş olsa da romantik yanım daha ağır basıyor. Çocuk isteyen bir adamım.

Çocuğumun da geleceğini düşünmek zorundayım ve adımlarımı ona göre atıyorum. Aşk her yerden gelebilir. İnternetten bulup da âşık olabilirsin.

‘Dönerse Senindir’ filmi için bir araya gelen Murat Boz, Yasemin Allen ve İrem Sak, “Aşk her şeyi affeder mi?” sorusuna “Affetmez” yanıtını veriyor. Üçlünün “Aşkta gurur olmalı mı?” sorusuna yanıtıysa “Olmalı” şeklinde. “Tek geldik tek gideceğiz” diyen Murat Boz ekliyor: “Teknoloji, aşkı biraz ayağa düşürdü. Aşkın biraz gazı kaçtı.”

Murat Boz... Müziğin prensi, sinemanın yükselen yıldızı. Paylaşımları sosyal medyada en fazla beğeni alan ünlü. Aslı Enver’in biricik sevgilisi. Yasemin Allen... Yarı İngiliz, yarı Türk. Hakkında ‘Türk lokumu’ tabiri kullanılan yeni nesil oyunculardan. Suna Yıldızoğlu’nun kızı. İrem Sak... İzleyiciyi canlandırdığı her karaktere âşık eden kişi. Ve ‘Dönerse Senindir’... Mehmet’in ayrıldığı sevgilisi Selin’i yeniden kazanmak için arkadaşı Defne’yle birlikte verdiği romantik-komedi türündeki macerayı konu edinen film. Boz, Allen ve Sak’la buluşup filmi konuştuk.

‘FİLMİMİZİN TEMEL MESAJI UMUT’

İlk 2 filminizin gişesi başarılıydı. ‘Dönerse Senindir’ için beklentiniz nedir?

Murat Boz: Ben öncelikle izleyiciye aktarabileceğimiz enerjiye bakıyorum. Elbette başarılı bir gişe elde edersek güzel oluyor. ‘Dönerse Senindir’in çok iyi bir romantik-komedi filmi olduğunu düşünüyorum. Gişesinin de iyi olacağını düşünüyorum. Sonuçta izleyicinin takdiridir, dilerim güzel bir takdir alırız. Özellikle belirtiyorum, filmimizin temel mesajı umut. Bu dönemde umuda ne çok gereksinim duyduğumuzu düşünecek olursak ‘Dönerse Senindir’ umut aşılama adına özel bir film.

Oyunculuğa çabuk adapte oldunuz. Sinema için geç kaldığınızı düşünüyor musunuz?

M.B.: Kanımca zamanında oldu. Esas mesleğimin şarkıcılık olduğunu düşünecek olursak oyunculuk için geç kaldığımı düşünmüyorum. Bu konuda hayıflanmıyorum. Eğer kariyerim salt oyunculuk üzerine olsaydı benim yaşımda sinemaya başlamak geç olurdu.

İrem Sak: Kendini hazır hissettiğinde başlaması güzel. Çünkü oyunculuk insan kendini hazır hissetmeden yapılacak bir iş değil. Bu nedenle oyunculuğa başlamanın belli bir yaşı olduğunu düşünmüyorum. Yasemin Allen: Genç yaşta ailesi tarafından oyunculuğa yönlendirilmiş, hazır olmadığı için kendisini huzurlu hissetmeyen oyuncular da var. Oyunculuk insanın içinde hissettiğiyle ilgilidir.

‘OYUNCULUKTA DOĞALLIĞIN PEŞİNDEYİM’

Aşk acısının romantik bir hali olur mu?

M.B.: Aşk acısının her hali romantik olabilir.

İ.S.: Kişiye göre değişir. Acıyı nasıl göğüslediğinizle ilgili. Yaşanılan acı uzatılmak mı isteniyor yoksa üzeri kapatılmak mı? ‘Dönerse Senindir’de aşkın romantik hali en yalın şekilde görünecek. Bizde böyle.

Romantik yanınız mı yoksa komedi yanınız mı ağır basıyor?

M.B.: Şu ana kadar dengeli gitmiş olsa da romantik yanım daha ağır basar.

Oyunculuğa yönelmenizdeki asıl neden müzik sektöründeki duraklama mı?

M.B.: Hiç ilgisi yok. Müzik sektörü aslında sanıldığı gibi zor bir durumda değil. CD gibi fiziki satış olmaması sektörün kötü durumda olduğunu göstermez. Yapımcılar istenilen satış rakamlarına dijital platformlarda ulaşıyor. Ben de dijital satışlardan telif kazanıyorum. Beyazperdede kendimi görme hevesim vardı. Bir hevesle girdim, keyif aldım ve elimden gelenin en iyisini yapmaya çabalıyorum.

Yeteneğinizin farkına siz mi vardınız yoksa başkası mı?

M.B.: Henüz oyunculuk yeteneğini analiz edecek, kimin iyi oyuncu kimin kötü oyuncu olduğunu ayırt edebilecek deneyimde değilim. Oyunculuk yeteneğinin ne olduğunu daha yeni yeni analiz edebiliyorum. Yeteneğin ortaya çıkmasında rol arkadaşlarımın ve yönetmenlerimizin büyük payı var. Onların katkısını asla göz ardı edemem. Oyunculuğun temeli oynuyor olma durumdan çıktıktan sonra o anı yaşıyor olmak. Doğallığı yakalamak. Ben de o doğallığın peşindeyim. O doğallığı yakalamak yetenekten mi yoksa rahatlıktan mı kaynaklanıyor bilmiyorum ama beni ilgilendiren yakalamak.

‘ARTIK ÇOCUK YAPMAYI DÜŞÜNÜYORUM’

Hızlı tüketim çağında yaşıyoruz. Bu durum size ne hissettiriyor?

Y.A.: Bu anlamda dünyanın alacağı hal hakkında kaygılıyım biraz. Eskiden “Çocuk yapmayı düşünür müsünüz?” diyorlardı. “Tabii ki hayır” diyordum. Şimdi “Evet” diyorum. Hızlı tüketimin dünyamızı getirdiği hal kişisel olarak bu çağda büyüdüğüm için beni çok rahatsız etmiyor. Beni rahatsız eden doğanın tüketilmesi.

Ne oldu da çocuk istiyorsunuz?

Y.A.: Yaşım büyüdü. Kesin olur demiyorum da. Nasıl bir dünya bırakacağımızı da bilmiyorum. O konuda endişeliyim.

İ.S.: Yasemin’e katılıyorum. Çok hızlı tüketiyoruz ama ben o tayfadan değilim. Ama etkilenmemeye gayret ediyorum. Benim de kaygım doğanın yok oluşu.

M.B.: Burada asıl sorun bizim gibi insanların tüketim çağında kendilerini nasıl konumlandırdığı. Benim geleceğe yönelik bir önlem paketim var mesela.

‘BAŞIMA BİR ŞEY GELSE PARASIZ KALMAM’

B planınız nedir?

M.B.: Kendime, aileme ve kendi kuracağım aileme yönelik birtakım önlemlerim var. 7-8 yıldır bu önlemleri uyguluyorum. Allah korusun bugün başımıza bir şey gelse hayatımızı devam ettirecek parayı kazanabilecek sistemi kurmuş vaziyetteyim.

O önlemler nedir?

M.B.: Yatırım ve geleni har vurup har savurmamak. Sonuçta ben çocuk isteyen bir adamım. Çocuğumun da geleceğini düşünmek zorundayım.

Babalık ne zaman?

M.B.: Ona bakacağız. Kesin bir tarih veremem.

‘TEKNOLOJİ, AŞKI AYAĞA DÜŞÜRDÜ’

Aşklar çabuk mu tüketiliyor sizce?

Y.A.: Çok daha fazla insan görüp çok daha fazla insanla tanışıyoruz. Seçenekler, opsiyonlar çoğaldı. Biriyle tanışıyorsun ama daha mükemmeli olup olmadığını düşünüyorsun. Bu kötü bir durum olabilir. Doyumsuz insan her zaman doyumsuzdur.

M.B.: Aşk her yerden olabilir. İnternetten bulup da âşık olabilirsin. Teknoloji aşkı, sevgiyi, tutkuyu biraz ayağa düşürdü. Aslında değerli bir şey aşk ama biraz gazı kaçtı.

İ.S.: Abartmamak lazım, kızınca hemen tweet’ler atmamak lazım. “Sen yoksan, dışarıda 1500 tane var” diye bakmamak lazım. Evet, artık alternatifler çoğaldı ama suyunu çıkarmamak lazım.

Hayatınızı dilediğiniz ve hayal ettiğiniz gibi yaşayabiliyor musunuz?

Y.A.: Genel anlamda evet. Yapmak istediğim çok şey var. Kısıtlanmış veya onları yapamayacak gibi hissetmiyorum. Daha vaktim ve enerjim var. Dünyayı gezmek istiyorum. İş açısından şansımı olabildiğince yükseltmek için elimden geleni yapıyorum. Biraz da şans meselesi. Birilerini tanımak, doğru görüşmelere gitmek, doğru senaryonun denk gelmesi... Birikimim zihinsel ve manevi olsun istiyorum. Onların üzerine çalışıyorum.

İ.S.: Benim bir defterim var, oraya yapmak istediklerimi yazarım. Genelde her yıla 10 madde düşüyor. Genelde de hep hayal ettiklerim, olmasını istediklerim yazılıdır. Orada ne yazıyorsa onlar oldu.

M.B.: Bana gelince, hayır tabii yaşayamıyorum. Ben ve benim gibi insanlar için şan ve şöhretin getirileri bir süre sonra, emeklilikten sonra yok olacak. Belki daha azalacak.

Şu anda kısıtlandığınız noktalar arasında neler var?

M.B.: Her istediğimi yapabiliyor muyum, hayır. Çok mutlu muyum, hayır. Mesleğimi yapıyor olmaktan, icra etmekten mutluyum ama mesleğim beni kısıtlıyor mu, evet kısıtlıyor. Birçok alanda, birçok yerde kısıtlıyor. Her istediğimi 60 yaşlarında emekli olup İzmir’e yerleştikten sonra yapacağım.

"EMEKLERİMİZİN KARŞILIĞINI VERDİK"

ZORLU Center’da gerçekleştirilen ‘Dönerse Senindir’in galasına aralarında Demet Akbağ, Gupse Özay, Burak Özçivit ve Suna Yıldızoğlu’nun da bulunduğu birçok ünlü isim katıldı. Galanın konukları filmi beğendiklerini söyledi. Başrol oyuncusu Yasemin Allen’ın annesi Suna Yıldızoğlu, kızının oyunculuk performansından memnun kaldığını belirterek “Onunla gurur duyuyorum” dedi. Murat Boz galada yaptığı konuşmada emeklerinin karşılığını alarak izleyicinin karşısına güzel bir filmle çıktıklarını söyledi.

"SEVİYORSA DÖNER"

Dönerse sizin midir?

Murat Boz: Seviyorsa döner ama bakarız tabii. Duruma göre değişir.

İrem Sak: Dönerse kapımız açık. Niye gittiğini ve neden döndüğünü de göz önünde bulundururum.

M.B.: Evet, gidiş ve dönüş nedenleri hayati ölçüde önemli. Yasemin Allen: Neden gittiğinin hayati derecede önemli olduğuna katılıyorum. Dönüş meselesinde işin içine gurur da giriyor. Giden dönerse burnu biraz sürtülecek elbette. Benimle yetinmeyip giden ve başka kişilerle beraber olan kişinin dönmesine pek izin vermem. Acayip âşık olmam gerekir.

‘İlişkilerde gurur olmalı’

Aşkta gurur olmalı mı?

Yasemin Allen: Az biraz olacak.

İrem Sak: Gururun nasıl tanımlandığına bağlı. Gurur, kibirle özdeşleşmemeli. İlişkide iktidar mücadelesi verilmişse bunun adı kibirdir ve gururla karıştırılmamalı.

Murat Boz: Bence neye karşı gurur yapıldığıyla ilgili. Küçük hataları görmezden gelmek aşkın olmazsa olmazıdır. İlişkilerde gurur mutlaka olmalı. O kadar da değil. Tek geldik, tek gideceğiz.

‘Aşk her şeyi affetmez’

Aşk her şeyi affeder mi?

Yasemin Allen: Hayırrrr.

Murat Boz: Hayır affetmez. Keşke edebilse...

İrem Sak: Çok isterdim ama olmuyor.

‘İzleyiciyi gülümseteceğiz’

İzleyicinin filmi izlemesini neden tavsiye edersiniz?

Murat Boz: İzleyicinin yüzünde bir gülümseme olacağına inanıyorum, salonlardan ferah ferah çıkacaklar. Umuda ve yüzlerimizin gülümsemesine fazlaca gereksinim duyuyoruz.

İrem Sak: Kimse zaman kaybı yaşamayacak.

HT MAGAZİN / Mehmet ÇALIŞKAN