Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar Her şeyin teorisini kuran dahi Stephen Hawking

        Hiçbir astrofizikçi onun kadar popüler olmadı. Stephen Hawking’in 40 dile çevrilen, dünyada 9 milyondan fazla satan, evrenin oluşumu ve doğası konusunda bilim çevrelerinde çığır açan ‘Zamanın Kısa Tarihi’ (A Brief History of Time) adlı kitabının bu popülariteye katkısı büyüktü elbette. 1988’deki ilk basımından günümüze yaşanan gelişmeler, Hawking’in kuramsal öngörülerinin çoğunu doğruladı. Hawking, geçen yılki son baskısı için solucan delikleri ve zaman yolculuğuyla ilgili yeni bir bölüm kaleme alarak başyapıtını güncellemişti.

        Einstein’ın yerçekimi teorisi ve kuantum fiziğini birleştirerek ‘her şey’ üstüne bir kuram oluşturan Hawking’in 1974’te ortaya attığı kara deliklerin yayılımı ve entropisi kavramı, bilim için temel bir buluş sayılıyor. Ama asıl tutkuyla kanıtlamaya çalıştığı şey Evren’in hiçlikten, kendiliğinden oluştuğuydu.

        REKLAM

        13 MİLYAR YIL 176 SAYFA

        Anlaşılacağı üzere onun kuramlarını kavramaya çalışmak, görece sade bir dil kullanmasına karşın sıradan ölümlülere bir miktar ağır geliyordu. Zaten biraz da bu yüzden Hawking ünlü eserinin basitleştirilmiş bir versiyonunu da hazırladı: ‘Zamanın Daha Kısa Tarihi’ (A Briefer History of Time). 13 milyar yıllık bir serüveni ilk kitabında 198 sayfaya (İngilizce orijinali 208 sayfa), sonra daha da dar bir alana (orijinalinde 176 sayfa) sığdıran bu dâhi bilim adamı, amyotrofik lateral skleroz (ALS) hastalığından mustaripti. Bu hastalık, kasları kontrol eden beyin hücrelerinde geri dönüşü ve tedavisi olmayan bozulmalara yol açıyor. 21 yaşında bu hastalıkla tanıştığında iki yıl ömür biçilen Hawking’in zekâsı, 76 yaşına kadar sessiz ve hareketsiz bedeninden taştı.

        Hawking, çocukluğundan beri içindeki bilim ateşinin, hastalığına rağmen kendisini ayakta tuttuğunu söylüyordu. Üç çocuğu (Robert, Lucy ve Tim) ve ikinci karısı Elaine Mason, dünyayla kurduğu duygusal bağlarıydı. Asistanı Judith Croasdell ve bir bilgisayar monte edilmiş tekerlekli sandalyesiyse onun yaşama attığı zihinsel düğümlerdi. Bir mouse’la ekranda yapılabilecek her şeyi göz hareketlerini bilgisayara aktaran gözlüğüyle hallediyordu. Her göz kırpışı (ki bu onun için oldukça zahmetli bir hareket) bizim işaret parmağımızla yaptığımız bir tık’a bedel. Dünya, hatta evren algımızı kökünden değiştiren çalışmalarını böyle yazıyordu ve hatta yazdıklarını bilgisayarı metalik bir sese dönüştürebildiğinden böyle konuşuyordu.

        'HİÇBİR ŞEYDEN KORKMUYORDU’

        Onunla tanışan herkes sözleşmiş gibi aynı şeyi söylüyor: “Kelimenin tam anlamıyla olağanüstü bir adam. Yaşam ve ölüm dâhil hiçbir şeyden korkmuyor.” İşte hastalığın yenemediği dehanın, son 15 yılda Newsweek Türkiye dahil farklı yerlerde yayınlanan röportajlarından bir derleme...

        REKLAM

        Okurlar soruyor: “Evrenin dışında ne var? Büyük Patlama’dan önce ne vardı?” Hep aynı yanıtı veriyoruz: “Hiç.” Sizde daha az rahatsızlık verecek bir yanıt var mı?

        Belli çağdaş kuramlarda evren bir düzlemin, üst boyutsal bir uzayın üstündedir. Bence Büyük Patlama öncesinde ne olduğunu sormak Kuzey Kutbu’nun kuzeyinde ne olduğunu sormaya benziyor. Orada yalnızca tanımsız olan var

        Kitaplarınızda pek çok kez Tanrı’dan söz ediyorsunuz. Tanrı’dan kastınız nedir?

        Tıpkı Einstein’ın doğa kanunlarından söz ederken yaptığı gibi, ben de Tanrı kelimesini bir kişilik olarak kullanmıyorum.

        Eğer dünya dışında hayat varsa bizimkine benzer akıllı bir form olabileceğine inanıyor musunuz?

        Dünya üstünde akıllı yaşam var mı ki? Ciddi olmak gerekirse eğer orada bir yerde akıllı bir yaşam varsa, buradan çok uzak olsa gerek. Aksi takdirde çoktan dünyayı ziyaret etmiş olurlardı. Ayrıca ziyaret etmiş olsalardı hepimiz onlarla tanışırdık. Çünkü karşılaşmamız ‘Bağımsızlık Günü’ ya da ‘Dünyalar Savaşı’ filmlerindeki gibi olurdu.

        Yaşam olan başka gezegenler bulunabilir mi?

        Gezegen bulmak zor, çünkü yıldızlar büyük ve ışıklı, gezegenler karanlık ve küçük. Ama evrende yalnız değiliz. Bizim Samanyolu uzayda sadece ufak bir damla. Farklı yaşam formları, su yerine farklı kimyasallara bağlı yaşayabilir. Nitrojen mesela. İnsanı hemen öldürecek bir yerde ve sıcaklıkta uzaylılar yaşıyor olabilir. Ya da doğru malzemelerle aşırı soğuk bir atmosferde de hayat mümkün. Evrim aynı şekilde ilerleyebilir, şekilleri farklı olabilir ama oradaki canlıların ayakları, gözleri büyük ihtimalle bize benzer olacaktır. Dünya benzeri gezegenlerdeki veya gizli okyanuslardaki yaşam formları tek olasılık da değil. Evrenin daha derinlerine gidip bize hiç benzemeyen formlar da bulabiliriz. Ama herkes nerede? 40 yıldır uzayı dinliyoruz, WOW sinyali dışında bir şey bulamadık. (1977’de SETI kapsamında uzaydan tespit edilen, 72 saniye süren radyo sinyali. Dünya dışı sinyallerden beklenen tüm özelliklere uyuyordu ama tüm çabalara karşın tekrar tespit edilemedi.) WOW, 200 yıl mesafeden geldi. Onlara cevabımız da 200 yıl sonra gidecek. Bu sürede, gönderdikleri sinyali unutmuş, dinlemeyi bırakmış olabilirler. Bir başka seçenek de, koloniler kurmak için çoktan yola çıkmış olabilecekleri.

        Uzayda yaşam keşfetmek için kaç yol var?

        Uzayda yaşam keşfetmek için iki yol var. Ya dinlemek ya da ışıkla sinyal göndermek. İkincisi ‘Biz buradayız’ demek ve biraz riskli. Kendi kaynaklarını tüketmiş, fethedecek yerler arıyor olabilirler. Bir gün uzaylıların Dünya’yı ziyareti, Kristof Kolomb’un Amerika’yı keşfetmesi gibi olabilir. Bu, yerli Amerikalılar için pek de iyi sonuçlanmamıştı.

        'BAZI KONULARDA ŞAKAYAPMAMAK GEREK'

        Tüm bilim adamları arasında size en büyük ilhamı veren kim?

        Galileo ve Einstein. Galileo gözlemin önemini fark eden ilk çağdaş bilim adamı; Einstein ise en büyüğü. Ama onun bile bazı kör noktaları var; kuantum mekaniği ve yerçekimsel çöküşler gibi.

        Onlarla karşılaşsaydınız ne derdiniz?

        Galileo çağdaş bilimle ilgili her şeyi öğrenmek isterdi ve bence söylediklerimi hızla kavrardı. Einstein’a da kara delikler konusunda yanıldığını söylerdim.

        Yerçekimiyle kuantum fiziğini bir kara delik düzeyinde ilişkilendiren S=1/4A (S bir kara deliğin entropisi, A ise yüzölçümü) denklemini mezar taşınıza yazılmasını istediğiniz doğru mu?

        Bazı konularda şaka yapmamam gerek, çünkü insanlar beni fazla ciddiye alıyor, ama bu gurur duyduğum bir denklem.

        REKLAM

        BİR BİLİM ADAMININ ODASI

        Temiz, aydınlık ve düzenli çalışma odasında eşi Elaine’in kararıyla yerleştirilen bir hava temizleyici vardı. Filmlerde görmeye alıştığımız ‘bilim adamı’ odalarıyla tek benzerliği duvara dayalı, baştan sona denklemlerle doldurulmuş kara tahta. Raflarda çocuklarının fotoğrafları, Newton prensiplerinin yazılı olduğu bir çerçeve, ‘Evrenin Kısa Tarihi’ne önsöz yazan dostu Carl Sagan’ın eserleri, fizik ve matematik kitapları... Duvarlarda kalan boşluklarıysa Einstein ve Newton’un fotoğraflarının yanında E.T.’nin babası Steven Spielberg’le çekilmiş bir fotoğraf ve Simpsons ailesiyle birlikte çizilmiş bir karikatürü dolduruyor.

        KISA KISA HAYATI

        1942

        Stephen Hawking Oxford’da doğdu. Babasıtropikal tıp araştırmacısı, annesi sekreterdi.Dört kardeşi var.

        1959

        Babasının isteği üzerine Oxford’da tıpokumaya başladı.

        1963

        Cambridge’e geçip matematik ve kuramsalfizik konusunda çalışmaya başladı. İlk eşiJane Wilde ile de burada tanıştı. Aynı yıl

        ALS teşhisi kondu ve reçetesine bir miktarvitamin yazılıp iki yıl ömür biçildi.

        1965

        Jane’in de yardımıyla hastalığıylamücadelesinin ilk raundunu kazandı.Doktorasını aldı ve Jane ile evlendi. İki yılsonra ilk çocuğu Robert doğdu.

        1970

        İngiliz Roger Penrose ile ‘Penrose-HawkingTekillik Kuramı’nı hazırladı. Kızı Lucy de buyıl doğdu.

        1974

        En önemli keşiflerinden biri olan ‘Hawkingradyasyonu’ adıyla anılacak kara deliklerinyaydığı az miktar radyasyonla ilgiliçalışmasını tamamladı. Bu sıralar yemegüçlüğü başlamış ve yardımsız ayağakalkamaz olmuştu.

        1979

        Cambridge’de Newton’a verilen Lucaskürsüsüne getirildiği yıl oğlu Timothydoğdu. Gece gündüz profesyonel bakımla

        yaşamaya başlamıştı.

        1983

        ‘Sınırsız Evren’ hipotezini Amerikalı JamesHartle ile birlikte formüle etti.

        1985

        Ağır bir zatürree geçirdi; soluk borusudelinmek suretiyle hayata döndürüldü amabu sesine mal oldu. Uzaktan kumanda

        ve göz kırparak yönlendirdiği bilgisayarıaracılığıyla yeniden iletişim kurmayabaşladığında çalışma hayatına döndü.

        1988

        ‘Zamanın Kısa Tarihi’ kitabı yayımlandı.Hızla çok satanlar listesine giren ve genişbir kitlenin onu tanımasını sağlayan bu kitap

        evren hakkındaki bilimsel çalışmalara dagenel bir popülarite kazandırdı.

        1993

        1976-1992 yılları arasında yazdığımakalelerden derlediği ‘Kara Delikler veBebek Evrenler’ adlı çalışmasını yayımlayan Hawking bu arada Jane ile yolunu ayırmıştı.

        1995

        Bakıcılarından Elaine Mason’la evlendi.

        2001

        ‘Ceviz Kabuğundaki Evren’de ilk kitabınınüstünden geçen 13 senenin gelişmelerineyer verdi.

        2004

        Yeni bir zatürree teşhisiyle hastaneye yatırıldı. Aynı yıl kara deliğe düşen nesnelerintamamen kaybolmadığını düşündüğünü

        açıkladı.

        2005

        Hawking’in toplanmasına katkıdabulunduğu paralarla inşa edilen Cambridgematematik bölümünün yeni binalarını bizzat

        Kraliçe Elizabeth açtı. Ekimde ‘ZamanınKısa Tarihi’nin basitleştirilmiş versiyonu‘Zamanın Daha Kısa Tarihi’ adlı kitabı

        yayımlandı.

        2007

        Özel geliştirilen bir uçağın içinde yerçekimiolmayan ortamı deneyim eden ilk felçli kişioldu. Hawking bunu, uzay seyahatine ilgiyiartırmak için yaptığını söyledi.

        2014

        Hayatı ilk eşi Jane Hawking’in tanıklıklarıve yaşadıklarına dayandırılan bir filmlebeyazperdeye taşındı. The Theory of

        Everything (Her Şeyin Teorisi) adlı film2014’te vizyona girdi.

        2018

        Kasım ayında yaptığı açıklamalardainsanoğlunun 2600 yılına kadar yokolabileceği uyarısında bulundu. Artannüfus ve enerji talebinin gezegeni felaketesürükleyeceğini belirterek Dünya’nın alevtopu haline gelebileceğini söyledi.

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa