Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Türkiye bize siyasi utanç yaşattı

        ABD'nin eski Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, anılarını kaleme aldığı kitabında, ABD'nin Irak harekatı sırasında TBMM'nin yabancı askerlerin Türkiye'de bulunmasına izin vermediği kritik oylamayı değerlendirdi.

        Rumsfeld'in anılarını kaleme aldığı, merakla beklenen yeni kitabı "Known and Unknown" (Bilinen ve Bilinmeyen) bugün piyasaya çıktı.

        Kitapta Türkiye'nin adı, KKTC ile ABD'nin 11 Eylül sonrası Afganistan'a operasyon hazırlıklarından bahsedildiği bölümlerde geçiyor.

        Kitapta, Irak savaşı ve öncesindeki hazırlıklar ile 2003 yılı Mart ayında ABD ve Türkiye arasında yaşanan "tezkere krizi"nin anlatıldığı bölümlerde de Türkiye'nin adı sıkça geçiyor.

        "Amerikalı diplomatların iyimserliğine rağmen, ABD'nin Türkiye'yi, kuzeyden Irak'a giriş yapmak üzere topraklarından geçiş izni vermeye ikna etmede zorluklar yaşadığını" belirten Rumsfeld, şunları kaydetti:

        "TBMM'nin kritik oylamasına uzanan aylarda, Amerikan yönetimi, istediğimiz onayın bize verileceğinden emindi. Hiç kimse, tezkerenin geçmeyeceğini beklemiyordu. (ABD'nin eski başkanı George) Bush döneminin ilk aylarında, Türklerle yakından çalışmanın bizim için önemli olduğunu, çünkü onların işbirliğine ihtiyacımız olabileceğini düşündüğümü hatırlıyorum. O gün gelmişti. Ancak TBMM, jilet farkıyla ABD'nin geçiş talebini onaylamamıştı.

        Bölgedeki kilit bir NATO müttefikinden destek alınamaması, operasyonel açıdan ciddi terslik olmasının yanında, siyasi bir utançtı ve büyük ihtimalle de bundan kaçınılabilirdi. (ABD Dışişleri Bakanı Colin) Powell, durumumuzu şahsen izah etmek için Ankara'yı ziyaret ederek çabalarımıza yardımcı olabilirdi. Ben de bu kritik haftalarda Türkiye'yi ziyaret edebilir ya da Başkan Bush'u veya (o dönemki) Başkan Yardımcısı Dick Cheney'yi Türk yönetimine kişisel çağrıda bulunmaları için teşvik edebilirdim.

        Saddam'ın ülkenin kuzeyi ve batısındaki güçlerine karşı, Türk topraklarından ilerleyecek Amerikan askerlerinin tehdidinin olmaması, düşman savaşçılara, kuzeye kaçma ve o dönemde hiçbir koalisyon askerinin bulunmayacağı Sünni ağırlıklı bölgelerde faaliyet gösterme fırsatını verebilecekti. Irak'ı Türkiye'den işgal edemememiz, büyük muharip operasyonların sona ermesinden sonraki Sünni destekli isyanın yükselişinde kilit bir faktör olmuş olabilir. Türkiye'nin kararı, (dönemin ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Tommy) Franks'ın koalisyon güçlerinin Bağdat'a ve Irak'ın kuzeyine mümkün olduğu kadar erken ulaşmasının ve Irak ordusunun kaçış rotalarını kapatmanın başka yollarını bulmasını gerekli kıldı".

        TBMM İKİ TÜMEN ASKER GÖNDERMEYİ KABUL ETTİ

        Rumsfeld, "Irak operasyonu devam ederken El Cezire kanalında yayınlanan, 'Amerika, İslam'a karşı savaş yürütüyor' şeklindeki propogandayı yalancı çıkarmak için, bir Müslüman askeri birliğin Irak'a gitmesi için büyük gayret gösterdiğini" kaydederken, bir noktada TBMM'nin iki tümen asker göndermeyi kabul ettiğini, ancak Iraklı liderlerin, Irak'ın güvenliği ve Türk-Amerikan ilişkilerinin zararına olacak şekilde bunu reddettiğini belirtti.

        CONDOLEEZZA RICE'A AĞIR ELEŞTİRİ

        Kitabında, Irak savaşıyla ilgili olarak "özür dilemez" bir tavır sergilediği gözlenen Rumsfeld, savaşın, maliyetine değdiği görüşünü dile getirdi. Rumsfeld, 800 sayfalık kitabında, ''Saddam Hüseyin yönetiminin iktidarda kalmış olması durumunda, Ortadoğunun bugün olduğundan çok daha tehlikeli olacağı" fikrini savundu.

        Kitabında ABD yönetiminin savaş tutuklularına muamelesine de geniş yer ayıran Rumsfeld, "Ebu Garib skandalından sonra, 2004 yılı Mayıs ayında görevinden istifa etmemiş olmaktan büyük pişmanlık duyduğunu" belirtti. Rumsfeld, "Geçmişe baktığımda, savaş sırasındaki gözaltılarla ilgili olarak, ABD yönetiminin daha farklı ve daha iyi yapabileceği şeyler olduğunu görüyorum" ifadesini kullandı.

        Rumsfeld kitabında, Bush yönetiminde görev alan bazı isimlere de eleştiriler yöneltti. Rumsfeld örneğin, eski dışişleri bakanlarından Condoleezza Rice'ı, bazı ülkelerle ilişkilerde demokrasi ve insan haklarını ABD'nin güvenliğinin üzerinde çok fazla tutmakla, Irak'taki eski Amerikalı sivil yönetici Paul Bremer'i de, niyetleri konusunda ABD Savunma Bakanlığını bilgilendirmemekle eleştiriyor.

        AA

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa