Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Yeni Anayasa Çalıştayı İstanbul Üniversitesi

        Tülay Acar / HABERTÜRK

        Darbe Anayasaları'nın izlerini silmek amacıyla Yeni Anayasa metninin ortaya çıkarmak için toplumun birçok kesiminden, üniversite ve sivil toplum kuruluşları katkılarını sunarken, en anlamlı toplantı tam 30 yıl sonra dün İstanbul Üniversitesi'nde yapıldı. Tam iki darbe anayasasını 1982 ve 1961 Anayasalarının hazırlandığı bu binada bu defa sivil anayasa için sivil toplum temsilcileri ve akademisyenleri bir aray geldi. İstanbul Hukuk Fakültesi'nin akademik danışmanlık yaptığı İstanbul üniversitesi'ndeki Çalıştay'dan şu ortak çağırı çıktı: "Bu binada darbe anayasaları hazırlandı. Topluma borcumuz var. Bu fırsatı kaçırmayalım, sivil anayasaya katkıda bulunmak için birlikte çalışalım"

        İstanbul üniversitesi tam 30 yıl aradan sonra önemli bir organizasyona ev sahipliği yaptı. Daha önce iki darbe anayasanın 1961 ve 1982 anayasalarının hazırlandığı İstanbul Üniversitesi'nde o karanlık sayfalarla hesaplaşmak istercesine çalıştay düzenlendi. Prof.Dr. Adem Sözüer'in dekanı olduğu İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlığı'nın akademik danışmanlığında hazırlanan Yeni Anayasa Çalıştayı, üniversitenin rektörlük binasında düzenlendi. Çalıştay dün sabah saatlerinde başladı geç saatlere kadar devam etti. Yalnızca akademisyenlerin değil öğrencilerin de ilgi gösterdiği çalıştaya, eş zamanlı olarak, bey ayrı salonda eş zamanlı başlayan 20 oturum yapıldı. Çalıştaya akademisyenler, anayasa hukukçuları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

        Açılış konuşmasını TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Prof.Dr. Burhan Kuzu yaptı. Yeni anayasa da halkın duyarlılığını ve katkılarını önemsedigğğini hatırlatarak, 'yeni anayasaya sahip çıkın' çağrısında bulundu. Daha sonrda söz alan İstanbul Üniversitesi Prof.Dr. Yunus Söylet, "Şu an tarihi bir fırsatımız var. Bugüne kadar hep anayasalar hazırlanıp önümüze konuldu. Şu an ortak paydada buluşmak üzere kendi anayasamnızı yapma imkanına sahibiz. Bu fırsatı kaçırmayalım" dedi. Bir önemli açıklama da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Adem Sözüre'den geldi."Yeni anayasa daha iyi mi olacak olmayacak mı, beklentilere cevap verecek mi açıkcası bilmiyorum. Ancak halkın bu konuda beklentisini önemsiyorum" diyerek şöyle devam etti. Prof.Dr. Sözüer, "Prof. Dr. Bülent Tanör'ü hatırlatmak isterim. Sembol bir isimdir benim için, çünkü Yeni bir anayasa isteğinin bedelini ödemiş bir iisimdir. Bu konudaki girişimleri nedeniyle İ.Ü'den ilişiği kesildi, ardından ilaçlarını alamadığı için kanser tedavisi yarım kaldı ve öldü.. İşte böyle bir dönemi yaşadı bu ülke. İşte bu nedenle benim önemsediğim tek konu 'tartışarak' ortak noktada bulaştuğumuz bir anayasanın ortaya çııkmasıdır"

        Prof.Dr. Sözüer, Türkiye'de ceza hukukunun kötüye kullanıldığı bir dönemi yaşadığını altını çizerek, bir başka konuya da işaret etti:"Türkiye'de son dönemde ceza hukukundaki gelişmeler mecut Anayasa'nın ilerisindedir. Ceza hukukunda düzenleyeceğimiz konuları yeni anayasaya bırakmamıza gerek yok. Mevcut yasalar, bugün tartışılan birçok konuya cevap veriyor. Ayrıca yeni anayasada yapılacak düzenlemelerin mecut ceza yasalarıyla da örtüşmesi önemli. Kadın hakları ve çocuk haklarını güvence altına alacak düzenlemeler yapılmalı"

        İşte Çalıştay'da öne çıkan diğer konu başlıkları:

        Prof.Dr. Dominigue Rousseua (Fransız akademisyen):Üç önemli ayağın altını çizmek gerekir. Basın, üniversiteler ve yargı bağımsızlığı bu üç kurumun bağımsızlığı Anayasa'da güvenceye kavuşturulmaladıır. Türkiye, fren mekanizmalarının yer almasını istiyorsa. Muhalif görüşlere saygı duymalıdır. Erkleri ayırmayan toplumların anayasası yoktur, bu kapsamda anayasa hukukçuları kurumlar arasındaki yetkileri ayırıp, siyasal özgürlüğü güvence altına almalıdır"

        Prof.Dr.Recep Öztürk YÖK Üyesi:Öğretim üyelerinin özlük haklığı ve bilimsel özerkliği yeni anayasada mutlaka güvence altına alınmalıdır.

        Memur-Sen:Darbeler, emekçiye çalışana zarar verdi, ekmeğini elinden aldı, yeni Anayasa 'emeği', 'lınterini' güvence altına almalıdır." TÜSİAD:Yeni anayasada sınıfsal ayrımcılık ortadan kaldırılmalı. Bütün kesimlerin katılımıyla insan hakları odaklı bir anayasa hazırlanmalı.

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa