Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Avrupa Aihm Kıbrıs Kararı, AİHM Türkiye Kararları, Türkiye, Kıbrıs Barış Harekatı nedeniyle Kıbrıs için 90 milyon Euro tazminat ödeyecek, AİHM'den şok Türkiye kararı

        Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Kıbrıs Rum Kesimi arasındaki müzakereleri kökünden değiştirecek bir karar aldı. Kıbrıs Barış Harekatı ve sonrasında adanın bölünmüş kalması sebebiyle Türkiye'ye tazminat cezası verilmesi konusundaki kararını açıkladı.

        Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Kıbrıs Barış Harekatı sebebiyle Türkiye'nin 90 milyon Euro tazminat ödemesi gerektiğine hükmetti. Bunun 30 milyon Euro'luk kısmı Kıbrıslı Rum ailelere verilecek. Karar sonrası Türkiye tarihinde ilk kez tanımadığı bir devlete tazminat ödemek zorunda kalacak.

        TÜRKİYE'DEN SERT YANIT!

        Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, kararla ilgili, "Mahkemenin hakkaniyetten uzak ve yeni bir adli hata teşkil eden bu kararı, Türkiye'yi Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı müzakere edilmiş bir çözüm bulunması yönündeki kararlı tutumunu sürdürmekten alıkoyamayacaktır" açıklamasını yaptı.

        Mahkemenin karar kısmında şöyle denildi:

        1. 16'ya karşı bir oyla, 10 Mayıs 2001'de verilen karardan bu yana davacı hükümetin Konvansiyon'un 41'inci maddesi uyarınca formüle edilen taleplerin yerine getirilmediğine,

        2. 16'ya karşı bir oyla Konvansiyon'un 41!inci maddesinin kayıplar için de uygulanmasına,

        3. 15'e karşı iki oyla 41'inci maddenin Karpaz Yarımadası'nda mahsur kalan Kıbrıslı Rumlar için de uygulanmasına,

        4. 15'e karşı iki oyla,

        a. davalı devletin, kayıp kişilerin ailelerinin manevi zararının karşılanması için şikayette bulunan hükümete üç ay içinde 30 milyon euro ödemesine,

        b. son ödeme tarihinden itibaren bu miktara Avrupa merkez bankası'nın borç verme faizinin uygulanmasına,

        c. bu miktarın kurbanların ailelerine davacı hükümet tarafından 18 ay içinde Bakanlar Kurulu gözetiminde dağıtılmasına,

        5. 15'e karşı iki oyla,

        a. davalı devletin, Karpaz Yarımadası'nda mahsur kalan Kıbrıslı Rumların uğradığı manevi zararın karşılanması için davacı devlete üç ay içinde 60 milyon euro tazminat ödemesine

        b. son ödeme tarihinden itibaren bu miktara Avrupa Merkez Bankası borç verme faizinin uygulanmasına,

        c. bu miktarın kurbanların ailelerine davacı hükümet tarafından 18 ay içinde Bakanlar Kurulu gözetiminde dağıtılmasına karar verilmiştir.

        Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), konuyla ilgili 2001 yılında verdiği kararda da Türkiye'yi suçlu bulmuş fakat tazminat cezasıyla ilgili hüküm bildirmeye hazır olmadığını duyurmuştu.

        DAVUTOĞLU: "BİZİ BAĞLAMAZ"

        Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, kararın açıklanmasından önce yaptığı açıklamada, “Uluslararası hukuk bağlamında ne bağlayıcıdır ne de bizim açımızdan kıymet ifade eder” demişti.

        Davutoğlu konu ile ilgili bir soru üzerine, “Bu dava, 10 yıl sonra tekrar gündeme getirildi. Kesinlikle uluslararası hukuk bağlamında ne bağlayıcıdır ne de bizim açımızdan kıymet ifade eder. Hukuk açısından sakıncalarının olmasının yanında zamanlaması yanlıştır. Çıkması durumunda tabii bu karar. Tam Kıbrıs’ta kapsamlı barış kapsamında müzakereler ivme kazanmışken Türkiye’nin öncülüğünde bir süreç başlamışken, kapsamlı müzakerelerin psikolojik açısından doğru olmamıştır. Bu karar alınacak olursa, bu Kıbrıs Barış Müzakereleri konusunda da şu ana kadar oluşan psikolojik atmosfere uyumlu değil” cevabını vermişti.

        RUM YÖNETİMİ 1994 YILINDA BAŞVURU YAPMIŞTI

        Rum Yönetimi, Türkiye'nin 1974'te Kuzey Kıbrıs'a gerçekleştirdiği askeri harekat sonrası kaybolan Kıbrıslı Rumlar, yerlerinden edilmiş kişilerin ikametgah, mülkiyet ve seçim yapabilme hakları, Kuzey Kıbrıs'taki Rumların yaşam koşulları ve Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan Kıbrıslı Türkler ve Çingenelerin durumlarını gerekçe göstererek 22 Kasım 1994 tarihinde Strasbourg Mahkemesi'ne başvurmuştu.

        Başvuruda, 1974 harekatıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin birçok maddesinin sürekli olarak ihlal edildiği savunulmuştu. Rum Yönetimi tarafından AİHM'ye sunulan belgelerde 1974 sonrası 1491 Rumun hala kayıp olduğu, 211 bin Rumun da yerlerinde edildiği belirtmişti.

        Sunulan belgeler sonrası mahkeme 2001 yılında bu durumu karara bağlamıştı. Açıklanan kararda 11 maddenin ihlal edildiği kabul edilmişti. Rumlar 2011 yılında da 3 ayrı dava açmıştı. Fakat bu kararlar tazminatla sonuçlandırılmamıştı.

        DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NDAN AÇIKLAMA

        Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Türkiye'ye Kıbrıs için verdiği tazminat kararıyla ilgili, "Mahkemenin hakkaniyetten uzak ve yeni bir adli hata teşkil eden bu kararı, Türkiye'yi Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı müzakere edilmiş bir çözüm bulunması yönündeki kararlı tutumunu sürdürmekten alıkoyamayacaktır" açıklamasını yaptı.

        Bilgiç, IV. Rum kararına ilişkin tazminat başvurusu hakkında AİHM'nin kararına dair bir soruya yanıtında, "Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) Türkiye aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde 1994 yılında açtığı dördüncü başvurunun 10 Mayıs 2001'de sonuçlanmasından bir gün sonra Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ifade edilen görüşlerin geçerliliğini korumakta olduğuna" işaret edildi.

        "Mahkemenin bu defa, esasa ilişkin karardan 9 yıl geçmesinin ardından, GKRY'nin tazminat konusunda yapmış olduğu müracaatı karara bağladığını" belirten Bilgiç, "Rum tarafının Kıbrıs'ta kapsamlı çözüm müzakerelerinin devam etmekte olduğu 2010 yılında yaptığı iyi niyetten uzak müracaatın, müzakerelerin sonuç vermesi için çabaların yoğunlaştırıldığı bir aşamada karara bağlanmış olduğu da dikkat çekmektedir. Bu kararın da Kıbrıs'ın gerçeklerine aykırı ve haksız olduğu, içeriği itibarıyla yanlışlık ve tutarsızlıklar ihtiva ettiği, hukuki zeminden yoksun bulunduğu ve Kıbrıs sorununun devam ettiği koşullarda uygulanma kabiliyeti olmadığı görülmektedir" değerlendirmesini yaptı.

        Bilgiç, yanıtında şunları kaydetti:

        "Mahkemenin hakkaniyetten uzak ve yeni bir adli hata teşkil eden bu kararı, Türkiye'yi Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı müzakere edilmiş bir çözüm bulunması yönündeki kararlı tutumunu sürdürmekten alıkoyamayacaktır. Kararın BM Genel Sekreterinin iyi niyet misyonu çerçevesindeki çabaları zorlaştırmamasını umuyor ve tüm tarafları kapsamlı çözüm müzakerelerinin biran önce başarıya ulaşmasına destek vermeye davet ediyoruz."

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa