"Sonuna kadar terörle ve teröristlerle mücadele edeceğiz"

Şimdi yaylalarda düzenlenen güreşler gibi çocukluğunda da düğünlerde güreş müsabakaları yapıldığını ifade eden Çavuşoğlu, "Biz de Alanya'da ağabeyimin düğünde düzenlemiştik. Ben geçmişte yağlı güreşlerde hakemlik yapmış bir babanın evladıyım." diye konuştu.

Çavuşoğlu, siyasete girdiği günden bu yana sporcuları, sporu, özellikle ata sporu yağlı güreşi elinden geldiği kadar desteklemeye çalıştığını kaydederek Kırkpınar'da ve Antalya'da güreşleri izlediğini, Antalyalı güreşçilerin Türkiye ve dünyadaki başarılarıyla gurur duyduğunu bildirdi.

Ata sporu güreş sayesinde mertliğin, dürüstlüğün, nezaketin ve rakibe saygının ne demek olduğunu öğrendiğini dile getiren Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da sporu ve sporcuyu her zaman desteklediğini, milli takımlarla, spor kulüpleriyle bizzat ilgilendiğini vurguladı.

Çavuşoğlu, Alanya ilçesinde de kendi ismini taşıyan bir spor lisesi bulunduğunu söyleyerek şunları kaydetti:

"Geçenlerde gençleri ziyarete gittim. Küçük bir kız geldi yanıma 'Ben futbolcuyum, milli takımda oynamak istiyorum.' dedi. Ben de 'Senin yaşın küçük.' dedim, 'Olsun, oynarım.' dedi. Biz de o gün gençlerle futbol maçı yapacaktık. Dedim ki 'Özge sen bizimle gel, akşam bir görelim nasıl futbol oynadığını.' Özge'yi bizim takıma aldık, çocuklara bir çalımlar attı, yendik tabii. 'Maşallah.' dedim kızıma. Şimdi Bursa'ya gidiyor, önümüzdeki pazar maçları vardı."

- Yeni hedefler

16 yıldır Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmeye çalıştıklarını, hizmet ederken en zor şartlarda bile milletin gücünü arkalarında hissettiklerini anlatan Çavuşoğlu, hiçbir ülkenin karşısında, hiçbir uluslararası toplantıda kendilerini ezik hissetmediklerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin şanlı bayrağını dünyanın her yerinde dalgalandırmaya çalıştıklarını belirtti.

Çavuşoğlu, 17-18 yıl önce 1 milyar dolar borç almak için o günün bakanlarının, başbakan yardımcılarının en az bir hafta IMF'nin kapısında beklediğini, bugün ise dünyaya yılda 6 milyar dolar insani yardım ulaştıran bir ülke konumuna gelindiğini vurguladı.

Bugün gelinen noktanın eskiye göre çok iyi olduğuna ancak bunun da yeterli olmadığına dikkati çeken Çavuşoğlu, İstanbul'un fethinin 600'üncü yıl dönümü için de hedefler konulması, ecdadın bıraktığı mirasın yaşatılması gerektiğini söyledi.

- Terörle mücadele

Mehmetçik'ten komandolara, polis ve jandarmaya kadar tüm güvenlik birimlerinin terörle mücadele etmek için çalıştığını dile getiren Çavuşoğlu, onları da silahlarla, hava araçlarıyla desteklediklerini belirterek "İnanmak önemli ama donanımımızın da olması lazım. Bugün savunma sanayimizde kendi kendimize yeterli olmaya çalışıyoruz. Çünkü başkasından almaya kalktığımız zaman görüyorsunuz hem 'Satmam.' diyor hem de başkasından almana izin vermiyor. Biz de diyoruz ki 'Sen bu üslubu bir kenara bırak, artık senin karşında eski Türkiye yok.' Bu Türkiye'ye nasıl davranacağını öğreneceksin, bana herhangi bu konularda bir şey söylersen, yaparsan cevabını da alırsın." ifadelerini kullandı.

Münbiç'ten teröristleri temizlemek için yol haritasının uygulanmaya başlandığını hatırlatan Çavuşoğlu, "Eskiden sahada kazanırdık, masada kaybederdik. Bize de geçmişte kaybettiklerimizi büyük bir başarı gibi anlatmaya çalışırlardı. Tıpkı ecdadımızı, Osmanlı'yı onlardan utanmamız için yanlış anlattıkları gibi. Ama bu millet uyandı artık, biz ecdadımızla gurur duyuyoruz. Şimdi sahada kazandıklarımızı masada kaybetmiyoruz." dedi.

Bakan Çavuşoğlu, teröristlerle sonuna kadar mücadele edileceğini vurgulayarak şöyle devam etti:

"Sonuna kadar terörle ve teröristlerle mücadele edeceğiz. Şimdi sıra geldi Kandil'e. Nasıl şehirlerde çukurlara gömdüysek, nasıl dağlarda inlerine gömdüysek, nasıl Afrin'de tepelerine bindiysek şimdi ise Kandil'de yine tepelerine binip Kandil'i başlarına yıkacağız, dümdüz edeceğiz. Bataklık neredeyse kurutacağız. Bize yönelik tehdit neredeyse bulup yok edeceğiz. Bizim topraklarımıza kim göz diktiyse onun gözünü oyacağız. Başka seçenek yok. Devletimizi kim yıkmaya kalkarsa bu topraklar onun eceli olur ve bunu çok net söylüyoruz ve herkes buna göre davranacak. Bizim Kürt kardeşlerimizle bir problemimiz yok, biz onlarla kardeşiz. Kurtuluş Savaşı'nı da birlikte verdik, Çanakkale'yi de birlikte verdik, bu toprakları birlikte yurt edindik. Bu topraklarda her tür etnik grup olabilir. Laz da var, Arap da var, Çerkez de var, Boşnak da var, Balkanlar'dan gelenler de var. Bizim derdimiz ülkeyi bölmeye çalışanlar, yurt dışında başkalarının maşası olanlar ve de teröristler. Bizim derdimiz teröristlerdir. Bu ayrımı da çok iyi yapmamız gerekir."