Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat 8 muhteşem kadın

        Neden sadece erkekler?” Çocukken televizyonun başında ne zaman ailece bir suç ya da bir kahramanlık filmi izlesek, hikâyenin ekseriyetle erkekler üzerine kurulu olması bu soruyu defalarca sormama neden olmuştur. Öyle ya, bu ataerkil dünyanın erkekleri merkeze alma ısrarı, iş dünyası, spor, toplumsal rol gibi alanlarla yetinmemiş sanata kadar sıçramış durumda. Ancak Gary Ross yönetmenliğindeki suç filmi Ocean’s 8, sadece serinin değil türünün önceki filmlerindeki kalıpları yıkıyor. Bir suç anlatısından ziyade kadınların gücünden dem vuruyor. Sandra Bullock, Cate Blanchett, Helena Bonham Carter, Anne Hathaway, Sarah Paulson, Mindy Kaling gibi oyunculara Rihanna ve Awkwafina gibi isimler eşlik ediyor. Çetenin başını ise önceki filmde George Clooney’nin canlandırdığı Danny Ocean’ın karakterinin kız kardeşi Debbie Ocean yani Sandra Bullock çekiyor. HT Pazar'dan Arda Aşık'ın haberi...

        REKLAM

        Filmin konusuysa Debbie Ocean, beş yıllık bir hapsin ardından serbest kalır. Ancak planı özgürlüğünü kazandığı gibi tatile gitmek ya da sakin bir hayata geçiş yapmak değildir. Debbie hemen yeni bir soygun planına girişir. Yıldızlar yağmurunun yaşandığı Met Galası’nı hedef alan Debbie, soygun için Lou, Nine Ball, Amita, Constance, Rose, Daphne Kluger ve Tammy’den oluşan mükemmel bir kadroyu toplar ve sekiz kişilik bu usta hırsız grubu, mükemmel soygun için kolları sıvar. En önemli hedefleriyse Daphne Kluger’ın boynundaki değerli gerdanlıktır. Bu 8 hünerli kadının hikâyesini seyretmeden önce röportajını okumalısınız...

        Sandra, önceki filmde George Clooney’nin canlandırdığı Danny karakterinin kız kardeşi Debbie’yi oynuyorsunuz. Clooney’le kardeş ilişkisinin içine girebilmek için telefonda kaç saat harcamışsınızdır?

        Sandra Bullock: Çok, çok, çok! Ona sormadığım soru yok ve hatta şimdi ona gerçek hayatta da büyük kardeşim diyebilirim. (Gülüyor.)

        Önceki filmde George Clooney’nin canlandırdığı Danny karakterinin kız kardeşi Debbie’yi oynuyorsun. Debbie bu takıma neler kattı, yetenekleri neler?

        Sandra: Bana kalırsa onun yeteneği, diğerlerinin kendinden daha yetenekli olduğunu bilmek. George Clooney’nin kardeşi fikriyle ortaya çıkıyor ama bu iş için 7 kişiye ihtiyacı olduğunu da biliyor.

        Çekimler nasıldı?

        Sandra: Güzel zamanlardı. Gidip bir fantezinin içinde kaybolabileceğiniz, dışarıdaki dünyada olanları unutabileceğiniz bir yer. Bir soygundan daha iyi ne olabilir ki? Üstelik bu görkemli kostümler, güzel kadınlar, birçok şaka ve iyi arkadaşlıkla oluyorsa... İzlerken göreceksiniz ki bunu yaparken iyi vakit geçirmişiz.

        REKLAM

        Senaryoyu okurken 8 tam donanımlı kadın üzerine sahneleri görünce ne hissettiniz?

        Sandra: Bir gün, Gary Ross’un yakın arkadaşı, Game Change’in yazarı Danny Strong bana mesaj attı, Gary’ye numaramı verip veremeyeceğini soruyordu. 2 dakika sonra Gary aradı, birkaç gün sonra da senaryoyu yolladı. Sanki hayır diyebilirmişim gibi bu filmin bir parçası olmak isteyip istemediğimi sordu!

        Cate Blanchett: Açıkçası senaryoyu kuru kuruya okumuyoruz, Ocean’s filminin mirasıyla beraber ve Sandy’nin de olacağını bilerek okudum. Yani aşağı yukarı bir şeylerin farkındaydım. Sonra ilk sorum, diğer kadınların kim olacağıydı tabii. Diğerlerinin kim olacağını öğrenince bunun eğlenceli ve mükemmel bir iş olacağını anlamıştım. Aslında bir riskti ama almaya değer...

        Sandra Bullock filmde çete lideri.

        58
        58 Ocean’s serisi ilk olarak 1960’ta yani tam 58 yıl önce çekildi.
        REKLAM

        ‘KADINLARIN ÖNCÜLÜĞÜNDE FİLM YAPMAK KOLAY DEĞİL’

        Bizi içine çeken ve karakterlere bağlayan çarpıcı soygun hikâyeleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Cate: Heyecan verici. Ancak işin içinde zeki kadınlar olunca daha da güzelleşiyor.

        Birçok farklı karakteri canlandırdınız Helena. Ancak merak ediyorum, soygun filmlerini bu kadar popüler yapanın ne olduğunu bize söyleyebilir misiniz?

        Helena Bonham Carter: Pek soygun filmi izlediğimiz söylenemez ama bence sebep eğlenceli olmaları. Genellikle böyle filmlerde hiçbir şey olması gerektiği gibi değildir ve karakterlerin ne yapacağını merak edersiniz. İnsanlar filmlerin mizahına, fantezisine ve tamamlayıcı elementlerine yanıt veriyorlar. Gerçeklerden kaçmaya ihtiyacımız var. Oyuncular ve yapımcılar insanlara günlük yaşamlarında bir buçukluk bir tatil sunuyorlar.

        REKLAM

        Gerçekten sizi hiç soygun filminde izlemedik, onu Ocean’s 8’e çeken şey ne oldu?

        Helena: Daha önce yapmadığım şeyleri yapmayı seviyorum. Set arkadaşlarım ise ayrı bir çekim sebebiydi çünkü onlar olağanüstü oyuncular. Bırakın 8 kadını, tek bir kadının öncülüğünde bir film bulmak bile kolay değil. Yani böyle bir grup bulduğumuz anla da ilgili.

        Helena Bonham Carter ilk kez bir soygun filminde oynadı.

        11
        11 Ocean’s’ın önceki serisinde ekip 11 erkekten oluşuyordu.

        ‘HOŞ HATUNLARIZ DİYE BU MODA DEFİLESİ OLAMAZ’

        Anne, sizi Daphne’yi oynarken görmek çok eğlenceli zira ünlü kültürünü yükseltiyorsunuz. Sizin için bu rolün en eğlenceli yanı neydi?

        Anne Hathaway: Araştırmanın zaten bittiğini bilmek eğlenceliydi. Kariyerimin başlangıcında şöhretin, şimdi düşündüğümünaksine bir illüzyon değil, gerçek bir şey olduğunu düşünsem ne olurdu diye merak ettim. Bu çekimlerde yer almak oldukça heyecan vericiydi, bu kadroyla oynamak çok heyecanlıydı. Yetenekli insanlarla çalışma fırsatı her zaman çok özeldir.

        REKLAM

        Kadınlar söz konusu olunca, kostümler daha da ön plana çıkıyor. Biraz işin o tarafından söz eder misiniz?

        Cate: Kostüm tasarımcısı Sarah Edwards’la dev bir çekim oldu. Diğer tasarımcı 11’inci saatte çıktı ve Sarah hepimizi ayrı ayrı giydirmek zorunda kaldı. 3 günde adeta 50 saat çalıştı.

        Awkwafina: Doğru. Her bir sabah birini görünce “Aman Tanrım!” diyordum ve Cate’in giydiği her şeyi giymek istiyordum.

        Cate: Spanx’im dahil...

        Awkwafina: Ve Sandy’nin montu...

        Sandra: Hepimizin bedenlerimizde ne olup bittiğiyle ilgili güçlü görüşleri vardı. Tasarımcılar muazzam biçimde işbirlikçiydi. Benim elbisem Alberta Ferretti’ydi ama ben bir manşet istedim, çünkü bir mücevher tutacaktım ve siyah olmasını istedim zira Debbie kaybolmalıydı. Elbiseyi aldım ve aşağı kısımdaki süslemeyi gördüm. Denizcilikle ilgili bir temaydı. Kum doları, deniz yıldızı ve dalgalar...

        REKLAM

        Cate: Yani, sırf hoş hatunlarız diye bu bir moda defilesi olamaz. Giysilerin karakterlerin giydiklerinden olmasını istiyorsunuz. Bu filmlerin soyağacına bakarsanız bir cakası olduğunu görürsünüz. Bir tarzları var. Bu işin zevkinin bir parçası. Met Ball’da tabii ki bittik yani orada olağanüstü bir moda vardı.

        ‘Erkek egemen dünyada kadın oyuncuların birbirini desteklemesi çok önemli’

        ‘BEN DÜŞMEDEN YÜRÜMEYE ÇALIŞIYORUM’

        Helena, senin karakterin bir moda tasarımcısı. Ocean’s 8’in yapımı sırasında moda dünyası hakkında ne öğrendin?

        Helena: Hikâyede Rose, Anne’nin karakteri için mükemmel bir elbise yapıyor. Yani bir elbisenin nasıl kesileceğini öğrendim. Gary Graham bana yardımcı oldu, tıpkı Simone Rocha ve yapımın Sarah Edwards tarafından yürütülen kostüm departmanı gibi. Bu eğitim dünyayı farklı bir açıdan görmemi sağladı. Çok eğlenceliydi. Herkesin kendine özgü bir görünüşü vardı.

        Sahneleri Metropolitan Sanat Müzesi’nde çekmek nasıldı?

        Helena: Gala sahnesinin bir parçası olmak Noel gibi hissettirdi çünkü gece orada çekim yapmak çok heyecanlıydı. Ayrıca Anna Wintour ve Ira Glass gibi insanlarla tanışmak... Orada ve New York’taki birçok yerde çekim yapmak heyecan vericiydi. Özellikle Rihanna’ylayken paparazilerin sayısı çılgındı!

        REKLAM

        Sandra: Fazla havalıydı!

        Set arkadaşlığı nasıl, birbirinize bağlandığınızdan söz edebilir miyiz?

        Helena: Herkes birbirine çok destek oldu. Mesajlaşma fırsatını hiçbir zaman kaçırmadık.

        Sandra: Kesinlikle. Artık bir WhatsApp grubumuz var ancak size grubun adını söyleyemem!

        Cate: Sanırım bu film en çok bizim dostluğumuza yaradı. Erkek egemenliğinin yoğun olduğu dünyada kadın oyuncularının birbirini desteklemesi gerçekten çok önemli.

        Kırmızı halıda dikkatleri çekmeyi başarıyorsunuz. İnsanlara bu konuda ne tavsiye edersiniz?

        Cate: Kameralara bakın, insanların elbisenizle ilgili ne düşündüğünü umursamayın.

        Sandra: Ben sadece düşmeden yürümeye çalışıyorum.

        Filmde kadınlar bir suç organize ediyorlar, yine de bu film genç kadınlar için iyi bir örnek diyebilir miyiz?

        REKLAM

        Mindy Kaling: Bana kalırsa erkeklerin kavgasından iyidir. En başta zeki ve estetik unsurlar yer alıyor.

        Cate: Kadınlar üzerine bir hikâye yazmak isteyen bir yönetmenimiz vardı. Buradaki herkes daha fazla kadın yönetmen görmek istiyor ve bu olmak zorunda. 21 filmin olduğu Cannes’dan yeni geldim, sadece 3 yönetmen kadındı ve bu bir baskıya sebep oluyordu. Lakin burada Gary Ross gibi kadınları seven ve onlarla ilgili bir hikâye isteyen bir yönetmene sahibiz. Bu da fantastik bir şey.

        Anne: Görsel sunumun gücünü de hafife almamalıyız. 8 yaşındaki bir kıza “Git ve suçlu bir yaşam sür” demiyoruz “Git ve dilediğini yap, bunun için sana ve arkadaşlarına gerekli boşluk ve alan var” diyoruz. Şahsen herkes dahil zihniyetindeki bu filmlerin ve tarihsel olarak dışlanmışlara verilen mesajın iyi bir şey olduğunu düşünüyorum.

        Awkwafina: Asyalılığın yapacak hiçbir şeyi yok ve bu benim için bir temsil. Bana kalırsa bu film bu konuda doğru bir adım olacak.

        REKLAM

        Sandra: Ayrıca bu, kadınların birbirini kollaması, birbirlerine iyi davranması, yeteneklerinin farkına varıp “Git ve parla, arkandayım!” demeleri. Bu soygundan ziyade kadınların birbirlerini nasıl desteklediğiyle ilgili.

        Film için ilk bir araya gelişiniz nasıldı?

        Anne: Aklımda kalanlardan biri filtre koymaya ihtiyacım olmadığını fark ettiğim an. Birçok mükemmel kadınla tanıştım fakat genelde yalnızca bir ya da iki kişi oluyorduk. Tecrübelerimizi bir havuzda toplayarak bunları paylaşma ve birlikte daha iyi olma fikrini sevdim.

        Kadınlar, erkeklerin şiddetine ve tacizine maruz kalıyor. Siz bu durumun neresinde duruyorsunuz?

        Cate: Maalesef bu bir insanlık meselesi ve bu bizim sektördeki erkekleri etkiliyor, değişim onlar için iyi bir şey. Bana kalırsa medyanın diyaloğun ilerlemesini devam ettirmesi cidden önemli. Bir insanlık meselesi siyasi olabilmeli. Bence dünya üzerindeki kadınların bu diyaloğu diri tutması harika.

        Sandra: Burada birlikte durmayı sevdiğimizi söyleyen bir grup kadınız fakat hiçbirimiz burada erkekler olmadan olmak istediğimizi söylemiyoruz.

        REKLAM

        Cate: Evet, biz sadece masada bir sandalye istiyoruz!

        Rihanna: Gerçek hayatta teknolojiden çok uzağım

        Filmin çekimleri de hikâyesi gibi işbirliğine dayalı gerçekleşmişe benziyor. Bu durum sizin için nasıl bir his?

        Böylesine büyük bir çekimin küçük bir parçası olmak, herkesin eşsiz olması ve kendi çeşnilerini bu işe katması. Sinema dünyasına gitgide ısınıyorum. Bu benim için gerçekten büyük bir adım oldu.

        Peki ya yönetmen Gary Ross’la çalışmak?

        Mükemmel bir yönetmen. Süreci eğlenceli ve daha kolay bir hale getirdi. Benim gibi sınırları çok da olmayan birini rahatlatmasının yolunu iyi biliyordu.

        Nine Ball karakteriyle bir hacker’ı canlandırıyorsun. Gerçek hayatta dijital meselelerle aranız nasıl?

        Gerçek hayatta teknolojiden çok uzağım, hiçbir şey bilmiyorum. Yani Instagram yetmedi bu iş için! Hacker’lığı anlayan biriyle oturmam ve onun bana bir şeyler göstermesi gerekiyordu. Mümkün olduğunca doğal gözükmeliydi. Hack’lemek, işi koparmanın büyük bir kısmıydı.

        REKLAM

        #quato1#center##8 yetenekli kadının soygun macerasını anlatan Ocean’s 8 sinemalarda#

        Bir mücevherin peşinde olan 8 kadın arasında bir de hacker Nine Ball var. Onu canlandıran isimse teknolojiden anlamadığını itiraf eden Rihanna...

        Sarah Paulson: Canlandırdığım suçlu bir hayattı

        Canlandırdığınız Tammy sizce takıma ne katıyor?

        O, çalıntı mallar arasında bir geçiş. Garajında, ailesinin haberi olmadığı küçük bir iş yürütüyor. Bu onun, heyecanlı ve tehlikeli bulduğu bir dünyada bir ayakta durmanın yolu. Debbie onun kulağına soygundan sonra gelecek parayı fısıldadığında reddetmek için fazla iyi bir teklif olduğu kanaatine varıyor.

        Bizi içine çeken ve karakterlere bağlayan çarpıcı soygun hikâyeleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Bana kalırsa Ocean’s 8 fanteziden ibaret. Bazen böyle bir yolculuğa çıkmanız, yaramaz ve tehlikeli şeyler yaptığınız bir dünyaya gitmeniz, dertlerinizi bir süreliğine unutmanız ama bunu mizah ve yürekle yapmanız gerekir. Bir film deneyimiyle ilgili olağanüstü olan da budur; kendinizi büyüleyici ve eğlenceli bir yere götürebilir ve bir grup insanın birlikte çalışmasını izleyebilirsiniz.

        REKLAM

        Peki oynaması da bir o kadar keyifli miydi?

        Kesinlikle. Ben bir anne değilim aslında. Tammy’nin garajındaki o bütün mikrodalga fırın ve blendırlar ilginç gelmişti. Canlandırdığım suçlu bir hayattı, özel okul pahalıydı ve çocukların okuması gerekiyordu!

        Yönetmen Gary Ross ve senarist Olivia Milch’le beraber Tammy karakterini şekillendirmek için çalıştınız mı yoksa zaten halihazırda sayfada mıydı?

        Gary ve Olivia’nın Tammy’le yarattıkları gerçekten ilginçti. Onun çocukları ve sorumlulukları var. Zaten bu oyunun içindeydi ancak ailesi için geri çekilmişti. Ancak ne zaman Debbie ona çağrı yaptı, adrenalin yine yükseldi.

        Peki Steven Soderbergh tarafından yönetilen önceki 3 Ocean’s filmine aşinalığınız var mıydı?

        Evet, hepsini izledim hatta 1960’taki Frank Sinatra’lı olanı da. Hepsi inanılmaz eğlenceliydi. Aktörler muazzam iyi vakit geçiriyor gibi duruyordu ve böylece seyirciler de müthiş zaman geçiriyordu. Eğer Ocean’s 8’in böyle bir sihri varsa biz de iyi bir biçimde oluruz diye düşündüm.

        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa